Roma’nın Antik Yerleşim Yeri: Ostia

Ostia

Ostia

10 dk'lık okuma
196 kişi okudu
Popüler Roma Turları

Ostia, İtalya’nın Roma şehrinde, Tiber Nehri’nin ağız kısmında bulunan dünyaca ünlü antik bir arkeolojik alandır. Cumhuriyet döneminde nehir girişine yakın olduğundan liman olarak kullanılmıştır. İmparatorluk döneminde ise kuzeyde, yanına iki büyük liman havzası eklenmiştir. Eskiden bir Roma kenti olan Ostia, antik çağda Tiber nehrinin ağzında, Roma’nın yaklaşık 30 kilometre batısında konumlanmıştır. Günümüzde ise nehrin yanı boyunca uzanmaktadır.

Efsaneye göre Ostia, Roma’yı denizden gelen saldırılara karşı korumak için MÖ 7. yüzyılda kral Ancus Marciusto tarafından Tiber’in ağzında kurulmuştur. Liman kurulduktan sonra, Roma’ya yiyecek tedarik etmekle ilgili ticari görevleri üstlenmiştir. Antik çağlardaki birçok liman gibi, nehirden gelen alüvyonlar sonunda limanı doldurmuştur. Ostia’yı ziyaret etmek, turistler için Romalıların şehirleri nasıl inşa ettiğine dair mükemmel bir örnektir. Bu nedenle Roma ziyaretinde mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerin başında gelmektedir.

Ostia’nın İlgi Çekici Tarihi

Ostia’nın, yedinci yüzyılın sonlarında hüküm sürdüğü düşünülen Roma’nın dördüncü kralı Ancus Marcius tarafından Roma’nın bir kolonisi olarak kurulduğu düşünülmektedir. Bugüne kadar yapılan antik kazılarda Ostia’da veya yakınında bu döneme ait hiçbir yapı kalıntısına rastlanmamıştır. Bulunan en eski yerleşim, bir rivayete göre Castrum’dur. Bu yapı, büyük tüf bloklarından duvarları olan dikdörtgen bir askeri kaledir.

Roma bir donanma geliştirdiğinde, Ostia bir deniz üssü haline gelmiş ve Pön Savaşları sırasında İtalya’nın batı kıyısındaki ana filo üssü olarak hizmet etmiştir. Ostia, cumhuriyetçi Roma’nın ana limanı olup özellikle tahıl ticaretinde aktif bir işlevi olmuştur. İmparatorluk sırasında Ostia, Roma’nın tahıl tedariki için bir ticaret ve depolama merkezi olarak kullanılmıştır. MS 62’de şiddetli bir fırtına limanda yaklaşık 200 gemiyi batmıştır. Bu sorun İmparator Trajan’ın limana büyük bir altıgen havza eklediğinde sonunda çözülmüştür.

Ostia’da gelişen topluluğu desteklemek için yeni hamamlar, tapınaklar ve depolar inşa edilmeye başlamıştır. MS 2. yüzyılın başlarında Ostia’nın refahının zirvesindeyken, nüfusu yaklaşık 50 bin olduğu bilinmektedir. Zenginleşerek büyüme, önde gelen vatandaşların kamusal cömertlik standardını yükseltmiştir. Kamu binaları, halka açık yerleri süsleyen heykellerin ve tapınakların çoğu bu dönemde inşa edilmiştir. En büyük üç hamam da imparatorluk cömertliğinin bir sonucu olarak yine bu dönemde yapılmıştır.

2. yüzyılın sonundan sonra Ostia Roma ekonomisinin gerilemesinden mustarip olmuştur. Ticaret azaldıkça yerleşim yerleri de boşalmaya başlamıştır. 5. ve sonraki yüzyıllarda barbar akınları nüfus kaybına ve ekonomik olarak gerilemeye neden olmuştur. Ostia, Papa IV. Gregory tarafından Gregoriopolis bölgesinin kurulmasından sonra terk edilmiştir. Bugün bölgedeki arkeolojik kazılar 19. yüzyılda papalık otoritesi altında başlatılmış ve 1939 ile 1942 arasında Benito Mussolini yönetiminde keskin bir şekilde hızlandırılmıştır. Kazılar sonucunda bu Roma kentinin yaklaşık üçte ikisi ortaya çıkarılmıştır.

Ostia’da Antik Çağa Yolculuk

Ostia, antik çağın görkemli kalıntılarını yakından görmek isteyenler için Pompei’den sonra mükemmel bir opsiyondur. Güzel Roma kırsalında şemsiye çamları ve sallanan Selvi ağaçlarıyla çevrili Ostia, Roma İmparatorluğu’nun en önemli limanı olarak büyüleyici bir atmosfere sahiptir.

Liman şehri Ostia bugün, Arnavut kaldırımlı sokaklar ve atmosferik tapınaklar, antik tiyatrolar, villalar, dükkanlar, apartman blokları, depolar ve çok daha fazlasının harika bir şekilde korunmuş yapıları ziyaretçilere sunmaktadır.

Ostia’daki Diana Evi, antik çağın yoğun nüfuslu kent merkezlerinde yaygın olan orta sınıflar için büyük, çok katlı apartman binasının büyüleyici bir örneğidir. Adını binanın girişinde bulunan ve tarihi MS 150 yılına kadar uzanan avcı tanrıça Diana’yı betimleyen bir resme borçludur. Birinci kat, esnaflar için ayrılmış, bir sonraki ise daha varlıklı insanların oturduğu yerler olarak geniş şekilde tasarlanmıştır.

Ostia’da antik dünyanın en karakteristik yemek mekanlarından biri olan termopolium kalıntılarına rastlamak da mümkündür. Bir termopolium, caddeye açılan büyük pencerelere sahip bir tür eski fast food lokantası olarak bilinmektedir. Yemek kültüründe ise ekmek, Roma lezzetlerinin temelini oluşturmaktadır. Değirmenler ve fırınlar, antik dünyadaki her şehirde düzenli kurulan yapılar arasında yer almıştır. Ostia’da da Via dei Mulini isimli yapı sağlam kalan tek fırındır. Bu yer antik çağda pişirme sanatına büyüleyici bir bakış açısı sunmaktadır.

Ostia’nın belki de en etkileyici binası olan şehir tiyatrosu, türünün dünyadaki en önemli örneklerinden biridir. MÖ 1. yüzyılın sonunda Augustus döneminde inşa edilen ve iki yüzyıl sonra genişletilen yapı, dünyanın en eski duvar tiyatrolarından biridir. 4 bin seyirciyi aynı anda ağırlayabilen yapı bugün mükemmel durumdadır. Antik Ostia Forumu’nun ayakta kalan ana binası, tanrılar Jüpiter, Juno ve Minerva’ya adanmış büyük bir tapınak olan heybetli Capitolium’dur. Ostia’nın etkileyici en etkileyici yapısı Capitolium, MS 120 yılında tuğla ile inşa edilmiştir.

Ostia’da MS 110 civarında inşa edilen bir kompleks, harabelerde bulunan imparator Trajan’ın kız kardeşi Marciana’nın bir portresinin bulunmasından dolayı Marciana Hamamları olarak da bilinmektedir. Mozaikleri mekâna uygun denizcilik motiflerini ile bezenmiş hamamın kalıntıları hâlâ görülebilmektedir.

İkonik Sahil Kenti Ostia’ya Dair Ziyaret Detayları

Roma’nın ikonik sahil kenti Ostia, güneşli havada günlük bir gezi için mükemmel bir yerdir. Roma’nın güney bölgesinin bir parçası olan Ostia, uzun zaman yıllardır popüler olan bir destinasyonudur. 10 km uzunluğundaki sahiliyle Ostia antik bir yolculuğun yanı sıra ziyaretçilerine deniz tatili yapma olanağı da sunmaktadır. Ancak 34 hektarlık bir alana yayılan Ostia, arkeolojik sit alanı olmasıyla özellikle tarih meraklıları için popüler bir yerdir. İtalya’nın en büyük arkeoleojik alanlarından biri olarak genellikle Pompeii ile karşılaştırılmaktadır.

Ostia, plaj sonrası yerel farklı lezzetler sunan mekanlara ev sahipliği yapmaktadır. Con le telline isimli makarna türü Ostia’ya özgü lezzetler arasındadır ve mutlaka denenmesi tavsiye edilmektedir.

İkonik sahil kenti olmasının yanında tarihi dokusuyla da ziyaretçileri büyüleyen Ostia, pazartesi günleri ziyarete kapalıdır. Diğer günler ise kış sezonunda 08.30-16.30, yaz aylarında ise 08.30-18.00 arasında ziyarete açıktır. Giriş ücretleri 25 yaşından büyükler için 12, 18-25 yaş arası için ise 6 euro şeklindedir. 18 yaşından küçükler için ise giriş ücreti alınmamaktadır.

Sevdiklerinizle Paylaşın

İtalya Vizesi

İtalya’ya yapılacak turistik gezilerde Schengen vizesi şartı aranmaktadır. 90 günlük ziyaretleri kapsayan Schengen vizesi için kişilerin ikâmet adreslerine göre ilgili İtalya Konsolosluğu’na başvuru yapmaları gerekmektedir.