Ukrayna’nın Kalbindeki Lavra: Kiev Pechersk Manastırı

Kiev Pechersk Lavra, Ukrayna’nın başkenti Kiev’deki en önemli ve eski manastırlardan biridir. Dev bir dini kompleks olarak inşa edilen manastır, yer altı mağaralarından sayısız kilise ve katedrale kadar birçok özel dini alana sahiptir. Hac yeri olarak kabul edilen manastır, her yıl milyonlarca kişi tarafından ziyaret edilir.

Mağaradan Manastıra Dönüşümün Özel Hikayesi

Kiev Pechersk Lavra’nın kuruluşunun ilk adımları, 11. yüzyıla dayanmaktadır. Berestovo köyünden rahip Illarion’un köy yakınındaki bir tepede bulunan mağaraya giderek inzivaya çekilmesi ile birlikte tepe alanı dikkat çekmiş ve farklı keşişler tarafından da kullanılmaya başlanmıştır. Bu nedenle de Kiev Pechersk Lavra, diğer mağaraların üzerinde yükselmeye başlamıştır. 

Başlangıcının mağaralarda gerçekleşmesi, manastır adının Kiev Pechersk Lavra; yani “Mağaralar Manastırı” olmasını sağlamıştır. 1051 yılında prensin emriyle, mağara bölgesinde Kiev-Pechersk Manastırı kurulmuştur. Mevcut iktidarın desteği ile 1073 yılında genişletilmeye başlanan ve farklı yapılarla desteklenen manastır, dini bir alanın dışında farklı yapıların bir araya geldiği kompleks olarak planlanmıştır. 

Manastır, kullanıma açıldıktan sonrasında çok sayıda savaşa ve yağmaya tanıklık etmiştir.

Eşsiz özellikleri ile UNESCO Dünya Miras Listesi’ne de girmeyi başaran Kiev-Pechersk, zaman içerisinde sayısız restorasyon geçirerek günümüzdeki halini almıştır.

Kiev Pechersk Lavra, 20 hektar büyüklüğünde bir alan üzerine inşa edilmiştir. Dönemsel olarak farklı amaçlar için kullanılsa da, son yapılan düzenlemeler ile birlikte manastırın ibadet için kullanılmasına karar verilmiştir. Ancak kompleks bir yapı olduğu için, günümüzde bu karar değişime uğramıştır. 1989 yılında alınan karar ile Kiev İlahiyat Fakültesi de komplekse taşınmıştır. 1992 yılında alınan son karar ile fakültenin ismi Kiev İlahiyat Akademisi olarak değiştirilmiş ve bu tarihten beri din ile eğitim birlikte sürdürülmektedir.

Ukrayna’nın 7 Harikasından Biri: Kiev Pechersk Lavra

Kiev Pechersk Lavra’nın Ukrayna için özel bir önemi bulunmaktadır. Ülkenin 7 harikasından biri olan manastır, Kiev’e giden herkesin görmek istediği yerlerden biridir. Gömülü keşişleri, özel atmosferi, yeraltı mağaralarıyla birlikte kompleks bir yapısı bulunan manastır; Ukrayna’daki barok mimarisinin önemli bir örneğini de teşkil eder. Çan kuleleri, katedraller, mağaralar, taş sur duvarlar ve mimari anıtlarla donatılmış olan Kiev Pechersk Lavra; böylece ziyaretçilere eşsiz bir tarihi ziyaret sunmaktadır.

Kiev Pechersk Lavra, büyük bir kompleks olduğundan dolayı, küçük bir şehir örneği olarak kabul edilir. Manastır temelde 2 bölümde ele alınır. Çünkü yerin altında bulunan mağaralar da manastır için önemlidir. Yapılan kazılarla birlikte ortaya çıkarılan mağaralarda mumlayanmış keşifler, dini kalıntılar ve mezarlar bulunmaktadır. Kiev Pechersk Lavra’da yapılan kazılarda bulunan eserler ve emanetler, Kiev Pechersk Lavra Müzesi’nde ziyaretçilere sunulur. Ziyaretlerde müzenin gezilmesi de önerilmektedir.

Kiev Pechersk Lavra Ziyaretleri

Dini açıdan Hristiyanlık dünyası için mutlaka görülmesi, ziyaret ve ibadet edilmesi gereken yerlerden biri olarak görülen Kiev Pechersk Lavra; her ziyaretçi için eşsiz bir atmosferde farklı deneyimler sunmaktadır. Ziyaretlerde Büyük Lavra Çan Kulesi ve 2. Dünya Savaşı’nda yıkıldıktan sonra yeniden inşa edilen Dormition Katedrali mutlaka görülmelidir. Gezilebilecek diğer yerler ise; Haçın Yüceltilmesi Kilisesi, Üçlü Birlik Kilisesi, Meryem Ana’nın Doğuşu Kilisesi, Aziz Anne Anlayışı Kilisesi, Hayat Veren Bahar Kilisesi, St. Nicholas Manastırı, Kiev İlahiyat Akademisi ve Ruhban Okulu’dur.

Kiev Pechersk Lavra, yaz dönemlerinde her gün saat 08.00 ile 19.00, kış dönemlerinde ise 09.00 ile 18.00 saatleri arasında ziyarete açıktır.

Yoğunluktan etkilenmek istemeyenlerin gezi öncesi rezervasyon yaptırmaları önerilir. Her yıl dünyanın dört bir yanından yaklaşık 40 milyon kişinin ziyaret ettiği manastıra giriş ücreti ise 16.35 dolar olarak belirlenmiştir.

Kiev Pechersk Lavra ziyaretlerinde aşağı bölgeden başlanması ve yukarı bölgeye doğru bir yol takip edilmesi önerilir. Bölgenin tüm alanlarının gezilebilmesi adına, ziyaretçilerim tüm günlerini ayırması gerekecektir.