Dünya Tarihi Açısından Önemli Kent Ebu Simbel Hakkında Bilgiler

Ebu Simbel Hakkında

Ebu Simbel Hakkında

28 dk'lık okuma
292 kişi okudu

Mısır’a bağlı Asvan şehri, dünya tarihi için büyük bir zenginlik olan Ebu Simbel’e sahip olmasıyla bilinmektedir. Ebu Simbel’in yapılış amacı ile ilgili bilgiler; II. Ramses’in, kendi gücü, zaferleri, karısına duyduğu sevgi ve tanrılara olan saygısını göstermek ile sınırlıdır. Ebu Simbel’de bir büyük ve bir küçük olmak üzere iki ayrı tapınak bulunmaktadır. Küçük olan tapınak kralın en sevdiği eşi Nefertari’ye adanmıştır ve bu yönüyle oldukça ilgi çekmektedir.

Ebu Simbel’in Nil Nehri sularından kurtarılması için düzenlenen kampanya, adının duyulmasında önemli bir etken olmuştur. Şayet, nehir yakınlarındaki bir dağın oyulmasıyla inşa edilen tapınağın taşınması son derece büyük bir maddi kaynak ve muazzam bir mühendislik çalışması gerektirmiştir.

Tapınağın içerisinde ve dışarısında birbirinden farklı kişi, tanrı ve olayları betimleyen heykeller ve figürler bulunmaktadır. Özellikle tapınağın önünde bulunan oturan heykellerin büyüklüğü, en çok dikkat çeken özelliğidir.

Ebu Simbel hakkında her şey bu kadarla kalmamıştır. Tapınağın çok ilginç yönleri de bulunmaktadır. Özellikle 22 Şubat ve 22 Ekim tarihleri tapınağın görülmesi gereken, ziyaretçileri hayrete düşürecek manzaraların görüldüğü zamanlardır.

Ebu Simbel misafirleri, ziyaretleri süresince uzun yürüyüşlere hazırlıklı olmalıdır. Ayrıca tapınağın çölde olması ve Asvan hava koşulları göz önünde bulundurulmalıdır. 

Ebu Simbel'in Tarihi

Asvan, kuruluşundan bugüne kadar birçok değerli tapınağa ev sahipliği yapmıştır. Ancak Ebu Simbel bunların en değerlisidir. Ebu Simbel’in inşaatına M.Ö 1264 yılında başlanmış ve M.Ö 1244 yılında tamamlanmıştır. İnşaatı 20 sene kadar süren Ebu Simbel, Büyük Ramses tarafından inşa edilmiştir. Ebu Simbel’in inşa edilmesinde iki ana sebep vardır. Bunlardan ilki, Ramses’in zafer ve başarılarını yüceltmek, ölümsüzleştirmek diğeri ise güzel karısı Nefertari’ye olan sevgisini göstermektir. Tapınak, 1813 yılında gömüldüğü kumların altından Ebu Simbel adında Nubyalı bir çocuğun İsveç kâşif John Lewis Burckardt’ı bölgeye götürmesiyle kurtulmuştur.

Ebu Simbel’in tasarımı Mısır’ın sanat tarihi açısından büyük önem arz etmektedir. Büyük tapınak, devasa büyüklükte dört oturan heykelden oluşmaktadır. Dev figürlerin altında ise Ramses’in gücünü betimleyen birkaç küçük heykel bulunmaktadır. Girişte, çift taçlı Ramses II heykeli misafirleri karşılamaktadır. Ayrıca tapınakta, belgelenmiş ilk barış anlaşmasının imzalandığı Kadeş Savaşı’nı imgeleyen bir merkezi oda da bulunmaktadır.

Ebu Simbel tapınakları, yıllar boyunca muazzam bir dizi dönüşüm geçirmiştir. Ancak bunlardan en dikkate değer olanı Nil Nehri’ndeki su seviyesinin yükselmesine sebep olan Asvan yüksek barajının inşasından sonra tapınakların yerlerinin değiştirilmesidir. Mısır hükümetinin Ebu Simbel’i yıkımdan kurtarılması için UNESCO kurumundan yardım istemesinin ardından 4 sene süren bir kurtarma çalışmasına başlanmıştır.

Ebu Simbel Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Ebu Simbel, yalnızca Mısır için değil aynı zamanda tüm dünya için hem tarihi hem mimari hem de turistik açıdan son derece büyük bir önem taşımaktadır. Ebu Simbel’in en belirgin özellikleri; tarihin ilklerini yansıtması, inanılmaz bir mühendislik örneği olması ve göz alıcı bir sanat içermesidir. Ayrıca tapınakta bulunan figürlerin büyüklüğü de dikkat çeken bir diğer özelliktir. Tapınak, birçok tarihi olay ve kişiyi betimleyen figür, yazı ve resim içermektedir. Öncelikle 20 metre uzunluğunda oturan Ramses’in ayaklarının etrafına yerleştirilmiş çocukları, kraliçesi Nefertari ve annesi Muttuy’dan bahsetmek gerekmektedir.

Ebu Simbel denilince öncelikle akla tarihi önemi gelmektedir. Tapınak, tarih hakkında kesin çıkarımlar yapılmasında yol gösterici olmuştur. M.Ö 6. yüzyılda Mısır’a hizmet eden Yunan Paralı askerleri tarafından güneydeki çiftin üzerine yazılar Yunan alfabesinin erken tarihini kanıtlar nitelik taşımaktadır. Güneş tanrılarına adanan tapınakta kralın zaferi olan Kadeş Savaşı’na ait sahnelerin boyandığı 56 metre uzunluğundaki üç ardışık salon bulunmaktadır. Yılın iki gününde sabah güneşinin ilk ışınları tapınağın tüm uzunluğuna nüfuz etmekte ve içerideki kutsal tapınağı aydınlatmaktadır.

Ebu Simbel denilince akla gelen bir diğer mevzu ise tapınağın yerinin değiştirilmesidir. Asvan barajı, Nil Nehri’nin sularını yükselttiğinde tapınağı yıkmakla tehdit etmiştir. Bu durum UNESCO önderliğinde yürütülen proje ile ortadan kaldırılmıştır. Düzenlenen proje ve bağışlar dünyaca ün kazanmıştır ve Ebu Simbel’in adı duyurulmuştur.

Ebu Simbel'e Gideceklere Tavsiyeler

Ebu Simbel, gezintisi aceleye getirilemeyecek kadar fazla sayıda detay içeren kompleks bir tapınaktır. Bu sebeple ziyaretçilerin gezinti için yeterli süreyi ayırdıklarından emin olması gerekmektedir. Tapınak çok sayıda küçük oda ve figür içermektedir. Ancak kaçırılmaması gereken kutsal alan tapınağın arka tarafında yer almaktadır ve küçük bir odanın içerisinde tanrılaştırılmış II. Ramses, Ptah, Amon-Ra ve Ra- Harakhti bulunmaktadır. Özellikle 22 Şubat ve 22 Ekim günlerinde ziyaretçilere bu küçük kutsal odayı ziyaret etmeleri önerilmektedir. Bunun sebebi ise Ramses’in doğum ve taç giyme günü olarak bilinen bu günlerde, 1960’larda tapınağın taşınmış olmasına rağmen güneş ışınları girmektedir ve Ramses’in yüzünü aydınlatmaktadır.

Ebu Simbel, kraliçe Nefertari’ye adanmış olmasıyla da büyük ilgi çekmektedir. Nefertari’ye adanan tapınak ise Ramses Tapınağı’ndan oldukça küçüktür ve kral ile kraliçenin büyük aşkını betimlemektedir. Ziyaretçilerin bu küçük tapınağı gezmeyi unutmaması şiddetle tavsiye edilmektedir. Özellikle Nefertari’nin Hathor tanrıçası olarak betimlenmesi dikkat edilmesi gereken bir ayrıntıdır.

Her iki tapınağı da tek bir fotoğraf karesine sığdırmak oldukça zor bir iş gibi görünebilmektedir. Ancak kraliçe Nefertari’ye adanan tapınağın yakınında küçük kapalı bir teras bulunmakta ve burası panoramik nokta olarak bilinmektedir. Ziyaretçilerin bu noktadan tapınağa bakması ve fotoğraf çekmesi önerilmektedir.

Ebu Simbel'e Giderken Alınması Gerekenler

Ebu Simbel, lokasyon olarak çölde bulunmaktadır. Bu sebeple Ebu Simbel’in gizemli atmosferini deneyimlemek isteyen ziyaretçiler, bu durumu göz önünde bulundurarak yanlarına kumdan koruyucu kapalı ancak yine de nefes alan kıyafetler almalıdırlar. Ayrıca yanlarında bulunduracakları güneş gözlükleri hem güneşten hem kumdan korunmak için son derece önemlidir. Bunlara ek olarak güneş sonrası kremi ve nemlendirici de gezinti sonrasında ihtiyaç olabilecek ürünlerdir.

Ziyaretçiler Asvan’ın yüksek sıcaklıklarını seyahat çantası hazırlarken unutmamalıdırlar. Yanlarına alacakları güneş kremi, şapka gibi eşyalar seyahatlerini daha rahat gerçekleştirmelerine yardımcı olacaktır. Ayrıca Ebu Simbel gezintileri boyunca sıkça susayacaklarını da göz ardı etmemelidirler. Tapınak etrafında her zaman su alacak yer bulunmamakla birlikte gezinti boyunca sürekli bu durumu düşünmemek için yanlarında su şişesi bulundurmaları son derece gereklidir.

Ebu Simbel gezisi için tercih edilmesi önerilen ayakkabılar kapalı ve nefes alanlardır. Böylece ziyaretçiler, tapınağı kumdan ve sıcaktan etkilenmeden rahatça gezebilmektedirler.

Ebu Simbel Hakkında İlginç Bilgiler

Ebu Simbel, dünya tarihinin en değerli kanıtlarından biri olarak Asvan’da yer almaktadır. Her yıl binlerce ziyaretçiyi kendisine çeken tapınak hakkında bilinmeyenler de tahmin edildiği gibi oldukça fazladır. Tapınak hakkında birbirinden ilginç söylenti dolaşsa da bazı gerçekler büyük ilgi toplamaktadır. Bunların başında şüphesiz, tapınağın içerisine yılda iki kez güneş ışınlarının girmesi olayıdır. Güneş yalnızca Ramses’in doğum ve taç giyme törenlerinde kral figürünün yüzünü aydınlatmaktadır. Bu olay, Ebu Simbel ziyaretçilerinin tapınağı en çok ziyaret ettiği, 22 Şubat ve 22 Ekim günlerinde yaşanmaktadır. Eskiden bu zamanların ekim ve hasat günlerini temsil ettiği söylenmektedir.

Ebu Simbel’in tarihi önemi yadsınamayacak kadar büyüktür. Bunun sebebi tapınağın tarihin ilklerine ışık tutmasıdır. Ebu Simbel, Mısır tarihinde bir kraliçeye adanan ikinci tapınaktır.

Tapınağın ismini nerden aldığı da büyük merak konusudur. Ebu Simbel’i kaybolduğu kumların altından çıkaran kaşif John Lewis Burckardt’ı bölgeye sürükleyen kişi bir çocuktur ve ismi Ebu Simbel’dir. Bu sebeple de tapınağa çocuğun ismi verilmiştir.

Ebu Simbel tapınağının yükselen Nil Nehri sularından kurtarabilmek için düzenlenen kampanya dünyaca ün kazanmıştır. Proje, arkeoloji mühendisliğinin tarihteki en büyük zorluğu olarak kabul edilmektedir. Bu zorluk, devasa büyüklükteki bir tapınağın bulunduğu bölgeden çok daha yüksek bir yere taşınmasından öte, taşımak istenilen anlamın kaybolmaması için gösterilen çabadır. Ebu Simbel’de bulunan 4 tanrı figüründen karanlık tanrısı olan Plah’ın daima karanlıkta kalması dikkatlice ölçülmüştür.

Sevdiklerinizle Paylaşın

Mısır Vizesi

Mısır’a seyahat etmeyi planlayan vatandaşlar, ilgili konsolosluklara başvurarak vize sahibi olabilmektedir. Mısır vizesinin çıkma süresi ortalama 30 ile 45 gün arası olduğundan, turistlerin randevularını seyahat edecekleri tarihten 2 ay önce almaları tavsiye edilmektedir.