İtalya’nın Kızıl Şehri Bologna Hakkında Bilgiler

Bologna Hakkında

Bologna Hakkında

71 dk'lık okuma
1043 kişi okudu

Bolonya; Kuzey İtalya’da yer almakta olan ve Etrüskler tarafından kurulan oldukça önemli bir şehirdir. Mimari tarz olarak sıcak renklerin ön planda olduğu şehir; revaklarla kapatılan yürüyüş yolları ile bezenmiştir. Şehrin içinde yürürken görülen tüm bileşenler; Bolonya için hem doğal güzellikler hem de tarihi doku ile bir bütün oluşturmaktadır.

Bolonya, kültürel prestij bakımından turistler için oldukça cezbedici bir niteliktedir. Şehir, stratejik konum itibari ile de merkezidir. Havaalanına yakın ve her anlamda işlevsel bir yerde bulunmaktadır. Ulaşımın kolay olduğu bu şehir, el değmemiş bir Orta Çağ merkezidir. Şehirde en çok görülen kırmızı-turuncu yapılar, kapalı- açık yürüyüş alanları, tarihi eserler ve doğal güzellikler büyüleyici niteliktedir.

Özellikle katedraller, çeşmeler, etkinlik alanları, müzeler ve kütüphaneler ile geçmiş zamanın tılsımlı izlerini taşıyan Bolonya; Avrupa’nın en etkileyici duraklarından bir tanesidir. 2000 yılında Avrupa Kültür Başkenti seçilen şehir, 2006’da ise Müzik Şehri ilan edilmiştir.

Mutfağı ile de oldukça yoğun bir kültüre sahip olduğunu kanıtlayan Bolonya hakkında her şey şehrin tüm mimari ve genel özelliklerini gözler önüne sermektedir. Özellikle Maggiore Meydanı ve içerisinde yer alan tarihi eserler ile Bolonya ile ilgili bilgiler tüm ziyaretçilerin ilgiyle merak ettiği konular arasında yer almaktadır.

Bologna'nın Tarihi

Bolonya; geçmiş uygarlıkların izleri ve Orta Çağ’ın ihtişamı ile karakteristik bir yapıya sahiptir. Tam olarak kuruluşu 12. yüzyıla kadar dayanan ve ‘’kızıl şehir’’ olarak adlandırılan Bolonya, döneminin New York’u olarak anılmıştır. 180 tane kulenin ev sahibi olan şehrin her karışında sanata dair pek çok iz bulunmaktadır. Po Vadisi bölgesindeki en önemli Etrüsk şehirlerinden biri olarak geçen Bolonya’nın bazı evlerinde Demir Çağı’na dair izlere bile rastlanmaktadır. Kayıtlarda geçen kuruluş tarihinden de eski olan Bolonya; başlarda Felsina olarak adlandırılmıştır. Sonraları Boii Galyalılar tarafından işgal edilen şehrin ismi Bononia olarak değiştirilmiştir.

Romalılar döneminde ise şehrin 20.000 kişilik nüfusa sahip olduğu bilinmektedir. Aynı zamanda şehir, heybetli binaları ile de dikkat çekmiştir. MÖ 5. yüzyılda başlayan şehre dair gelişmeler, 11. yüzyıla kadar devam etmiştir.

14. yüzyıla kadar da aynı seyirde devam eden gidişat; sonrasında iç çekişme, savaşlar gibi farklı nedenlerle karışmıştır. 16. yüzyıla kadar Bolonya’da bu problemler devam etmiştir. Tam olarak 1859 yılında İtalyan Devleti’nin bir parçası olan şehir, ekonomik önemi sebebi ile de hem döneminin hem de şimdinin büyük merkezleri arasında yer almaktadır.

14. yüzyılda inşa edilmiş olan Orta Çağ duvarları ile sanatsal dokunun tüm izlerini taşıyan Bolonya, sanat tarihi ile büyük bir bütün oluşturmaktadır. İçerisindeki Rönesans ve Barok Sarayları, kuleleri, Palazzo Bevilacqua gibi büyük bir yapıt, senatör soyluların sarayları ve avluları ile bu sanatsal bütün tamamlanmaktadır. 17. yüzyıla gelindiğinde ise Klasisizm ve Raphael kültürünün izleri, tarihi dokularda kendini belli etmiştir. Oldukça köklü bir tarihe sahip olan Bolonya, her yönü ile turistlerin dikkatini çekmektedir.

Bologna Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Sanatseverlerin en fazla tercih ettiği ülkelerden olan, İtalya’nın kuzeyini daha da güzelleştiren Bolonya, tarihi dokusu ile dikkat çekmektedir. Şehir; müzeleri, açık ve kapalı parkları, yıl içerisinde pek çok kez gerçekleşen etkinlikleri ile direkt olarak ilgi odağında bulunmaktadır. Şehir gastronomik açıdan oldukça gelişmiştir. Zengin yemek kültürüne sahipliği de turistler tarafından ilgi ile karşılanan diğer bir özelliğidir.

Bolonya, özellikle Orta Çağ’ın tüm izlerini taşıması ile de önemli bir merkez konumunda yer almaktadır. Yerleşimin ilk dönemleri MÖ 1000’li yıllara kadar uzanmaktadır. Bolonya, pek çok önemli ismi de tüm dünyaya kazandırmıştır. İçerisinde bulunan Bolonya Üniversitesi; Kopernik ve Dante gibi önemli isimleri mezun etmiştir. Kendi içerisindeki dokuları koruyan bir yapıda olan şehir, pek fazla tahrip olmamıştır. Özellikle tarihi ve kültürel özellikleri son derece büyük bir özenle korunmuş ve bu güne kadar da aynı ehemmiyet ile gelmiştir. Bolonya’nın en belirgin özellikleri arasında yer alan bu unsurlar, İtalyan kültürüne destek olmakla kalmamış, bu kültürün nesilden nesile aktarılması ve farklı insanlar tarafından da görülmesi için olanak sağlamıştır.

Bolonya denilince ilk akla gelen Maggiore Meydanı’dır. Aynı zamanda önemli parkları da bulunan bu yapı içerisinde sabah yürüyüşleri, akşam koşuları yapılabilmektedir. Aynı zamanda müzeler gezilerek çeşitli sanat etkinliklerinde de aktiflik sağlanabilir. Santa Maria Della Vita, Teatro Anatomico en ünlü müzeleri arasındadır.

İtalyan lezzetleri denenerek de “gurme şehri” olarak adlandırılan bu kent hakkında daha lezzetli bir yolculuğa çıkılabilmektedir. Özellikle Tortellini, Mortadella en önde gelen lezzetler arasındadır.

Bologna'ya Gideceklere Tavsiyeler

Şehir, genişlemeye Maggiore Meydanı’ndan bu meydandan başlamıştır. İçerisinde pek çok etkinlik ve sokak gösterileri olan meydan, Rönesans’a dair izler görmek isteyen herkes için ilk duraktır.

Eğer kısa bir vakit, Bolonya’da değerlendirilecekse de içerisinde balıkçılar, restoranlar ve kafelerin bulunduğu Quadrilatero tercih edilebilir. Tortellini, Ragu alla Bolognese ünlü tatlardandır.

Özellikle Bolognese; günlük yaşama dair izler taşıyan ve Bolonya’nın gündelik hayatını seyretmek isteyenlerin uğrak mekanlarından izler taşıyan bir konumda yer almaktadır.

Bolonya’ya dair her detay aslında tarih ve sanata dair de pek çok iz barındırmaktadır. Çünkü Bolonya; diğer İtalya şehirlerine nazaran daha küçük olsa bile içerisindeki pek çok tarihi eser ve doğal güzellik ile detaylı bir yapılandırmaya sahiptir.

Kuzey İtalya’da yer alan ve özellikle Mayıs ile Eylül ayları arasında fazlaca turist alan bu şehir, çarşıları ve meydanları ile bilinmektedir.

Özellikle parkları, müzeleri, sanat galerileri ile benzersizliğini koruyan kızıl şehir; hemen her noktasında barındırdığı tarihi izleri ile ziyaretçilerine benzersiz deneyimler sunmaktadır. Özellikle içerisinde bulunduğu ülkenin köklü bir tarihi olması da Bolonya’yı bu denli sanat noktasında güçlendiren unsurlardandır.

Meydanındaki cafeler, restaurantlar ve açık hava etkinlik merkezleri ile önemli cazibe merkezlerini içerisinde barındırmaktadır. Böylece Bolonya’da bir meydan ziyaret eden turistler, aslında pek çok farklı özelliği de aynı yerde görme şansına da sahip olmaktalardır.

Yaşam tarzı anlamında yüksek fiyatlar barındırmayan Bolonya, özellikle Venedik ve Roma gibi şehirlere nazaran daha uygundur. Çarşı tarafı daha pahalıyken şehrin kalan kısmında daha uygun fiyatlı yerlerden bahsedilmektedir. Ortalama bir bütçe ile şehrin tamamını gezmek ve yapılması gereken her şeyi yapabilmek mümkündür.

İtalyan mutfağı oldukça geniş ve lezzetli bir mutfaktır. Bolonya da bu özelliği tamamlar nitelikteki ürünleri ile aslında bir gurme şehridir. Burada sirke tadımı yapılabilecek bir merkezden hem alışveriş yapmaya imkan veren hem de restoranında yemek yemeye olanak sağlayan köklü bir markete kadar her detay mevcuttur. Özellikle pizza, en sık tercih edilen yiyecek olmakla birlikte İtalyan mutfağının tüm lezzetli makarnaları ve hamur işi ürünleri Bolonya’da tadılabilmektedir.

Bologna'ya Giderken Alınması Gerekenler

Bolonya ziyaretinde, ziyaretçinin yanında bulunması gerekenler mevsime göre değişkenlik göstermektedir. Ne kadar sürenin bu şehirde geçirileceğine bağlı olarak bir bavul hazırlamak daha mantıklı olacaktır. Kişisel bakım ürünleri öncelikli olarak listede bulunması gereken unsurlardandır. İletişimle alakalı da bir önlem alınması gerekmektedir. Yurt dışı hatları genelde uyumlu olarak çalışmamaktadır, bu sorunu da ortadan kaldıracak çözümler üretilmelidir. İletişimde herhangi bir aksamayla, bu bağlamda karşılaşılmaması oldukça önemlidir. Ayrıca İtalya’daki neredeyse tüm prizler için dönüştürücü kullanılması gerekmektedir. Bolonya’nın tarihi dokusuna uygun olarak çekilecek fotoğraflarla geçirilen tüm zamanlar, unutulmaz hale getirilebilir. Opsiyonel olarak bir analog fotoğraf makinesi tercih edilerek kızıl şehirde geçirilen her an ölümsüzleştirilebilmektedir.

Bologna Hakkında İlginç Bilgiler

Bolonya hakkında bilinmeyenler bir hayli fazladır. Kent genel anlamda tarihi eserlerindeki turuncu ve kırmızı renklerden dolayı “kızıl şehir” olarak adlandırılmaktadır. Ayrıca dünyanın en eski üniversitesi olan Bologna University’ye de ev sahipliği yapmaktadır. Bolonya “İtalya’nın kuzeyindeki Orta Çağ kasabası” şeklinde de anılmaktadır. Özellikle Bolonez ailelerin yerleşim yoğunluğu içerisinde olduğu bu şehirdeki öğrenci nüfusu 100.000’den fazladır.

Bolonya’nın merkezi genelde oldukça kalabalıktır. Buna karşın merkezde yer alan parklar, müzeler ve bazı mahalleler biraz nebze sakinlik ve huzuru arayanlara da eşsiz seçenekler sunmaktadır.

Sevdiklerinizle Paylaşın

İtalya Vizesi

İtalya’ya yapılacak turistik gezilerde Schengen vizesi şartı aranmaktadır. 90 günlük ziyaretleri kapsayan Schengen vizesi için kişilerin ikâmet adreslerine göre ilgili İtalya Konsolosluğu’na başvuru yapmaları gerekmektedir.