Volkanik Kayaçlı Sahilleriyle Ünlü Santorini Hakkında Bilgiler

Santorini Hakkında

Santorini Hakkında

25 dk'lık okuma
446 kişi okudu

Girit’in kuzeyindeki Kiklad Adaları’nın en güneyinde bulunan Santorini, ortasındaki büyük kaldera ve volkan manzarası ile ünlü olan bir adadır. Her yıl yaklaşık 2 milyon turistin ziyaret ettiği bu tatil yeri dünyadaki en iyi adalar listelerinin başlarında gelmektedir. Red ve White Beach gibi ünlü volkanik sahilleri ile bilinen ve ada genelinde siyah volkanik kayaçların süslediği beyaz kireç taşlarının denizle kesiştiği sahilleri bulunmaktadır. Ancak Santorini sadece denizden ve sahilden ibaret değildir. Adadaki müzeler ve kazı alanları bölgede yaşamış olan ve volkan patlaması ile yok olan gelişmiş Minos medeniyetinin kalıntılarını turistlere sunmaktadır. Kayıp Atlantis efsanesi ve Santorini arasındaki bağlantının sebebi de budur. Ayrıca volkanik toprağı sayesinde adaya özgü Santorini çeri domatesi ve Assyrtiko üzümü üretilmektedir. Assyrtiko üzümü çok da büyük olmayan Santorini Adası’nın bir şarap merkezi olmasını sağlamaktadır.

Santorini'nin Tarihi

Santorini Adası’nın tarihi hakkında en dikkat çekici olan kısım adanın Bronz Çağında (MÖ 3100-300) Girit merkezli Antik Minos Medeniyetinin kolonisi olduğudur. Adı günümüzde hala aynı olan Akrotiri bölgesinde yapılan kazı çalışmalarında çıkartılan duvar süslemeleri, freskler, çömlekler, katlı binalar, 8 metrelik sütunların çevrelediği meydanlar burada yaşayan topluluğun zenginlik ve lüks içerisinde yaşadığını göstermektedir. Ancak MÖ 1600 yıllarında bölgede bulunan volkanın patlaması ve ardından gelen tsunami, kül bulutları Santorini ve Girit’teki Minos medeniyetine son vermiştir. 

Tarihi kalıntıların üstüne çöken küller ise kalıntıların zarar görmeden günümüze kadar gelmesini sağlamıştır. Sanat tarihi açısından son derece önemli olan kalıntılar da Thera Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir. Daha sonra ise ada sırayla Fenikeliler, Sparta, Antik Yunan, Bizans, Osmanlı medeniyetlerine ev sahipliği yapmıştır. Tarih boyunca da stratejik konumu burayı ticaret ve deniz üssü merkezi haline getirmiştir.

MÖ 1600 yılında patlayan Santorini volkanı çevresindeki büyük bir alanı yok edince oluşan boşluğa suyun dolması ile Santorini Kalderası oluşmuştur. Bu yüzden Santorini’den denize doğru bakıldığında bölgede kopuk kopuk yuvarlak çizen adaların ve denizin ortasında ise volkan görülmektedir. En son 1950 yılında patlayan volkan günümüzde uykuda olup yer yer dumanlar çıkartan ve ada genelinde sıcak su akıntıları ile etkinliğine devam etmektedir.

Santorini Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Santorini denince ilk akla gelenler arasında mutlaka bembeyaz kirece boyanmış evlerin nokta nokta süslediği tepelerin kaldera manzarası olacaktır. Ada, Thirassia, Oia, Fira ve Akrotiri olmak üzere dört bölgeden oluşmakta ve Santorini Kalderası mavinin ortasında eşsiz güzelliği ile öne çıkmaktadır. Kırmızı veya siyah volkanik kayaçların süslediği uçurumların eteklerinde olan sahillerin manzarası ve ambiyansı da turistlerin veya yeni evli çiftlerin balayı için burayı tercih etmesini sağlamaktadır. Kırmızı kayaçların ve toprağın mavi ile buluştuğu Red Beach, siyah çakıl taşlarının süslediği Akrotiri Beach, heybetli sarı kum taşlarının eteğindeki Almyra Beach, siyah dev kayaların oluşturduğu Ammoudi Koyu denize girip manzara eşliğinde rahatlamak için en ünlü yerlerdendir.

Thera Arkeoloji Müzesi, Kayıp Atlantis Deneyimi Müzesi, Sanat ve Şarap Müzesi adanın en önemli müzelerinden olup şehrin tarihi ve kültürü için oldukça önemlidirler. Özellikle, Thera Arkeoloji Müzesi’nde Akrotiri’de çıkartılan Minos medeniyetinin kalıntıları sergilendiği için mutlaka gezilmesi gerekmektedir.

Santorini adasının en belirgin özelliklerinden biri de mutfağıdır. Adadaki volkanik toprak sayesinde burada yetişen Santorini çeri domatesi ve Assyrtiko üzümü bölgeye özgü olup ünlüdürler. Bölgede Assyritiko beyaz üzümünden çoğunlukla Vinsanto gibi tatlı şaraplar üretilmekte ve üzümün özel olması şarabın da eşsiz olmasını sağlamaktadır.

Santorini'ye Gideceklere Tavsiyeler

Yılda yaklaşık 2 milyon turistin ziyaret ettiği Santorini Adası, mayıs ve eylül ayları arasında kalabalık olabilmektedir. 

Her ne kadar mayıs ve eylül ayları arasında adanın volkanik sahillerini keşfedip, yüzebilme imkanı olsa da daha sakin ve hesaplı bir tatil planlayanlar nisan, mayıs veya eylül, ekim aylarını düşünebilirler. Sabahları saat 6-9 arası kalkıp adayı huzurlu ve insansız keşfetmek de tavsiye edilmektedir.

Şehirde ortalama bir restoranda kişi başı 15-30 euro arası fiyatlandırılmaktadır. Ancak Kaldera veya gün batımı manzarası olan restoranlarda fiyatlar yükselmektedir. Sokaklardaki küçük işletmelerde, tavernalarda veya fast food mekanlarında fiyatlar daha da düşmektedir. Genel olarak yeme içme ve yaşam pahalı değildir.

Santorini çeri domatesini, Assyrtiko üzümü ve bu üzümden yapılan Vinsanto gibi tatlı şarapları da mutlaka denenmelidir. Adanın batı sahil kesiminde bulunan gün batımı manzaralı restoranlarda güneş volkanın hizasından batarken bir akşam yemeği yemek de mutlaka yapılması gerekenler arasındadır.

Ayrıca adanın güneyinde bulunan Akrotiri bölgesindeki kazı alanı ve Fira’daki Thera Arkeoloji Müzesi de mutlaka gezilmesi gereken kültürel ve tarihi yerler arasındadır. Minos medeniyetinden kalan bu tarihi yerler Santorini’nin sadece sahillerden ve manzaradan oluşmadığını kanıtlamaktadır.

Santorini'ye Giderken Alınması Gerekenler

Santorini’nin sahilleri bile kayalıklı ve taşlıdır. Ada genelinde gezerken tepeler, taşlar, kayalar, uçurumlar görülebilmektedir. Bu yüzden sahile bile giderken mutlaka bir spor ayakkabı ve terlik bulundurulmalıdır. Sadece terlik ile adada gezmek tehlike yaratabilir. Tabii ki, adada özellikle doğu sahillerinde Perivolos ve Kamara gibi düz ve kumsal sahilleri de bulunmaktadır. Yaz mevsiminde Santorini özellikle ağustosta bazı günler çok rüzgarlı olabilmektedir. Bu yüzden, sabah erken saatlerde ve geceleri sahil kenarında üşümemek için bir şal ya da hırka bulundurmak faydalı olmaktadır. Şapka ve güneş kremi de Santorini’nin ortalama 25-29 derece sıcaklarına karşı unutulmamalıdır.

Santorini'nin Hakkında İlginç Bilgiler

Santorini hakkında bilinmeyen ilginç bilgiler bulunmaktadır. Örnek olarak, Platon’un diyaloglarında geçen kurmaca bir ada olan Kayıp Atlantis efsanesinin ve Santorini Adası ile bağlantısı olduğu iddia edilmektedir. MÖ 1600 yıllarında bölgede patlayan volkan, gelişmiş Minos medeniyetini yok edip adada çökme yaratıp kaldera oluşturduğu için bu bağlantı kurulmaktadır.

1956 yılında yaşanan 7.8 büyüklüğündeki deprem ve sonrasındaki tsunamiler adadaki evlere çok büyük zararlar vermiştir. Günümüzde Santorini’deki geleneksel Yunan mimarisindeki beyaz kübik evlerin çoğu sonradan yapılmıştır.

Adanın nüfusu 15.000’dir ancak yıllık turist sayısı 2 milyona ulaşmaktadır. Ada yıl boyunca çok az yağış almakta ve bu durum içme suyu sıkıntısını gündeme getirmektedir.

Sevdiklerinizle Paylaşın

Yunanistan Vizesi

Yunanistan’a seyahat etmeyi planlayanların, Schengen vizesine başvuruda bulunmaları gerekmektedir. Schengen vizesine sahip olanlar, Yunanistan’a 180 gün içerisinde en fazla 90 gün olmak kaydıyla seyahat edebilmektedir.