Osmanlı’ya Dair İzler Taşıyan Kavala Hakkında Bilgiler

Kavala Yunanistan’da yer alan bir sahil şehridir. Kavala tarihi yapıları ve doğal güzellikleri ile pek çok turistin ilgisini çekmektedir. Oldukça eski bir mazisi olan Kavala’nın tarihi ile ilgili bilgileri de oldukça kapsamlıdır. Kavala, Osmanlı’dan derin izler taşımakta olan aynı zamanda ünlü eski Mısır valisi Mehmet Ali Kavalalı’nın doğduğu şehir olarak da bilinmektedir.

Kavala, özellikle mimari yapısı ile görenleri etkisi altına almaktadır. Şehre ayrı bir ihtişam kazandıran Kamares Su Kemeri turistlerin oldukça ilgisini çekmektedir. Kavala’nın en gözde yerlerinden biri olan Panagia’da adeta bir Osmanlı havası esmektedir. Kavala tarihi hakkındaki her şey adeta Panagia’da hissedilmektedir. Eski tip Osmanlı evlerinin bulunduğu bölge, turistlerin şehre olan hayranlıklarını artırmaktadır. Ayrıca berrak bir sahile de ev sahipliği yapan Kavala, keyifli bir tatil için ziyaretçilerine tüm olanakları sunmaktadır.

Kavala, köklü bir tarih ile birlikte lezzetli bir mutfağa da ev sahipliği yapmaktadır. İsmini bulunduğu şehirden alan ve oldukça lezzetli olan Kavala kurabiyesi turistlerin vazgeçilmezleri arasında yer almaktadır. Bir sahil kenti olan. Kavala mutfağının vazgeçilmezlerini ise deniz ürünleri oluşturmaktadır. Özellikle kalamar tava, kalamar dolma, midye pilavı ve gouna, Kavala mutfağının eşsiz lezzetlerinde ilk sıralarda yer almaktadır. Kentin mutfağında mezeler de ayrı bir yere sahiptir. Köklü geçmişi, mimarisi ile hayranlık uyandıran tarihi yapıları ve geleneksel mutfağı ile Kavala, ziyaret edilmeye değer şehirler arasında bulunmaktadır.

Kavala'nın Tarihi

Kavala’nın kuruluşu M.Ö 7. yüzyıla dayanmaktadır. En eski sahil kentlerinden biri olan Kavala, çeşitli dönemlerde farklı adlarla anılmıştır. Şehir; Antik Çağ’da Neapolis, Bizans döneminde Christoupolis ve Modern Çağ’da ise Kavala adını almıştır. Osmanlı döneminde adeta küllerinden yeniden doğan Kavala, 18. yüzyıldan itibaren önemli bir ticaret limanı haline gelmiş ve bugünkü modern görünümünü kazanmıştır.

Kavala geçmişte birtakım önemli olaylara da ev sahipliği yapmıştır. Misyoner Havari Pavlus, Avrupa’da ilk defa Hristiyanlığın mesajını dünyaya yaymak için Kavala’ya gelmiştir. Pavlus ilk Avrupalı Hristiyan kadın olan Lydia’yı, Zygaktis Nehri’nde vaftiz etmiştir. Bu topraklar ise Avrupa’da Hristiyanlık dinin başladığı yer olarak kabul edilmektedir.

Kavala, Makedonya’nın bölgeye hakim olduğu yıllarda bağımsızlığını kaybetmiş ve Philippi’nin limanı haline gelmiştir. Roma döneminde ise kent önemli bir ticaret merkezine dönüşmüştür. Daha sonra Osmanlı İmparatorluğu tarafından ele geçirilen şehirde, Kavala Kalesi ve surlar onarılmıştır. Bugün de hâlâ varlığını korumakta olan Kamares Su Kemeri, eski Bizans surlarının izleri üzerine inşa edilmiş daha sonraları ise Kanuni Sultan Süleyman tarafından onarılmıştır. Son Mısır hanedanının kurucusu olan Mehmet Ali Paşa’nın doğum yerinin Kavala olması da şehri önemli kılmaktadır. Sanat tarihi açısından da önem teşkil eden Kavala’da özellikle Osmanlı döneminden kalma pek çok yapı bulunmaktadır.

Kavala Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Kavala’nın en belirgin özellikleri arasında hiç kuşkusuz tarihi yapıları, geleneksel mutfağı ve şehri renkli bir hale getiren festivaller yer almaktadır. Eski bir şehir olan Panagia’yı karış karış dolaşırken Osmanlı dönemini iliklere kadar hissetmek mümkündür.

Kavala’nın geleneksel mutfağı da oldukça meşhurdur. Özellikle deniz ürünleriyle ziyaretçilerine adeta bir ziyafet yaşatan Kavala mutfağı, pek çok turisti adeta mest etmektedir. Kavala’yı ziyarete giden turistler için özellikle; gouna, kalamar tava ve kalamar dolmanın tadına bakmaları tavsiye edilmektedir. Ayrıca tüm dünyada nam salmış ve oldukça lezzetli olan Kavala kurabiyesi de birçok turist vazgeçilmezler arasında yer almaktadır.

Kavala’nın plajları da oldukça güzeldir. Temiz ve bir o kadar da berrak sahiliyle birçok turistin tatil için tercih seçeneklerinden birini oluşturmaktadır.

Kavala'ya Gideceklere Tavsiyeler

Kavala’yı ziyarete giden turistler için özellikle Eski Şehir adı verilen Panagia bölgesini ziyaret etmeleri önerilmektedir. Panagia, tipik Osmanlı evlerinin yer aldığı sevimli sokaklardan oluşan bir bölgedir. Ziyaretçilere doğum yeri Kavala olan Mehmet Ali Paşa’nın evini ziyaret etmeleri de mutlaka tavsiye edilmektedir. Kanuni Sultan Süleyman tarafından İbrahim Paşa için yaptırılan ancak daha sonra kiliseye dönüştürülen Aziz Nikola Kilisesi de mutlaka ziyaret edilmesi gereken tarihi mekânlar arasında yer almaktadır.

Kavala’da turistler tarihi yapıları ziyaret ederken aynı zamanda keyifli bir deniz tatili yapma şansı da yakalamaktadır. Eski bir sahil kenti olan Kavala’da denizin tadını doyasıya çıkarmak mümkündür. Bu nedenle kente gidenlerin, eşsiz plajlarda keyifli bir gün geçirmeden dönmemeleri önerilmektedir.

Deniz ürünleriyle ün salmış Kavala mutfağının eşsiz lezzetleriyle tanışmak için deniz kenarında bir restoranda yemek yemeden dönülmemesi tavsiye edilmektedir. Özellikle Kavala mutfağına özgü olan; kalamar dolma, kalamar tava, gouna, midyeli pilav, fava ve caciki gibi meşhur mezeler mutlaka tadılması gereken lezzetler arasında yer almaktadır.

Kavala’ya Giderken Alınması Gerekenler

Kavala’nın özellikle eski şehri olarak nitelendirilen Panagia bölgesinin sokaklarının rahat bir yürüyüş ayakkabısı ile keşfedilmesi geziyi şüphesiz daha kolay ve daha keyifli bir hale getirecektir.

Gezi esnasında bir fotoğraf makinesi anıları ölümsüzleştirmek için oldukça gereklilik arz etmektedir. Telefon bataryasının geziyi bölmemesi açısından turistlerin powerbank taşıması da tavsiye edilmektedir.

Kavala’da oldukça güzel plajlar yer almaktadır. Tarihi yapıları gezmenin yanı sıra Kavala’da deniz tatili yapmak da mümkündür. Bu nedenle kente gidenlerin mayo, deniz şortu gibi deniz için gerekli ürünleri yanlarında bulundurmaları önerilmektedir.

Kavala Hakkında İlginç Bilgiler

Kavala, geçmişte ilginç tarihi olayların yaşandığı bir yer olarak tarih sahnesinde önemli bir role sahiptir. 

Kavala; Avrupa’da Hristiyanlığın başlangıç noktası olarak değerlendirilmektedir. Bunun sebebi ise Havari Pavlus’un, M.S 49 yılında İncil’i Avrupa’ya yaymak amacı ile Kavala’ya gelmiş olmasıdır. Avrupa’nın Hristiyanlık öğretilerini ilk kez burada vaaz eden Havari Pavlus, aynı zamanda ilk Avrupalı kadın Lydia’yı da burada vaftiz etmiştir.

Kavala hakkındaki ilginç bilgilerden biri de ekim ayında gerçekleşen Üzüm Festivali ile ilgilidir. Bu organizasyon “sarhoş edici festival” olarak da adlandırılmaktadır. Festivalde bıkana kadar şarap içilmektedir. Halkın şaraptan bıkıp içmeyi bırakması ile festival de sonlanmaktadır.