Karadağ’ın Başkenti Podgoritsa Hakkında Bilgiler

Karadağ’ın başkenti olan Podgoritsa, pek çok tarihi ve mimari değere sahip olan bir şehirdir. Ribnica Nehri ve Moraca Nehri’nin birleştiği bir noktada bulunan şehir, konumu ile de oldukça çekici görünmektedir. Aynı zamanda yüzyıllardır stratejik açıdan büyük bir öneme sahip olmuştur. Ancak Podgoritsa tarihi ile ilgili bilgilere bakıldığında, şehrin 2. Dünya Savaşı’nda büyük bir enkaz altında kaldığı görülmektedir. İlerleyen yıllarda kendini toparlamaya çalışan Podgoritsa, zamanla turizm endüstrisinin gelişmesiyle beraber Avrupa’nın en popüler tatil yerlerinden biri haline gelmeyi başarmıştır. Şehirde başta Niagara Şelalesi olmak üzere görülmeye değer pek çok yer bulunmaktadır. Milenyum Köprüsü, İsa’nın Diriliş Katedrali ve Kış Kraliyet Sarayı ziyaret edilmeye değer yerlerden birkaçıdır.

Podgoritsa’da özellikle Balkan mutfağı hakkında her şey ile karşılaşmak mümkündür. Hem Balkan mutfağını hem de yerel lezzetleri tatmak için Saat Kulesi’nin yanında yer alan Pod Volat adlı mekan önerilmektedir. Ayrıca Podgoritsa halkı, eğlenmeyi de oldukça sevmektedir. Özellikle Bokeska ve Nijegoseva sokakları, eğlenmek için tercih edilen yerlerin başında gelmektedir. Podgoritsa, gerek doğal güzellikleri ile gerekse de tarihi yapıları ile Karadağ’ın görülmeye değer şehirleri arasında yer almaktadır. 

Podgoritsa'nın Tarihi

Podgoritsa, Karadağ’ın idari ve kültürel merkezidir. Karadağ’ın başkenti ve aynı zamanda en büyük şehri olan Podgoritsa Balkanlar’ın en eski yerleşim yerlerinden biridir.

Podgoritsa’nın kuruluşu, Roma halkının 7. yüzyılda Ribnica ve Moraça nehirlerinin birleştiği yere gelmesi ve yerleşim birimi kurmasına dayanmaktadır.

Osmanlı Devleti ise 15. yüzyılın ortalarında Podgoritsa’yı fethetmiştir.

Osmanlı döneminde Balkan Yarımadasının önemli bir şehirlerinden biri haline gelen Podgoritsa’nın, 19. yüzyılda önemi giderek artmıştır. Ancak Podgoritsa, 2. Dünya Savaşı sırasında büyük bir hasar almıştır. Yaklaşık 70 kez bombalanan şehir, neredeyse moloz haline gelmiştir. Bu nedenle savaş yıllarında adeta yeryüzünden silinir duruma gelmiştir.

19 Aralık 1944 yılında özgürlüğüne kavuşan Podgoritsa, ilerleyen yıllarda hızlı bir büyüme yaşamıştır. Bugün Podgoritsa’da görülen yapılar ise 20. yüzyılın ikinci yarısında yapılmıştır. Sanat tarihi açısından önemli yapılara ev sahipliği yapan Podgoritsa, modern yapıları ile de hayranlık uyandıran bir şehir haline gelmiştir.

Podgoritsa Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Podgoritsa, zengin bir tarihi mirasa ev sahipliği yapmaktadır. Podgoritsa denilince ilk akla gelenlerden biri, şüphesiz Ribnica Köprüsü’dür. 5. yüzyılda Romalılar tarafından inşa edilen köprü, daha sonra Osmanlı yönetimi altında yenilenmiştir. İlerleyen süreçte ise kendi başına bir yerleşim yeri haline gelmiştir. Podgoritsa, Plantaze Şaraphanesi ile de meşhurdur.

Podgoritsa’nın en belirgin özelliklerinin başında, bölgenin yeraltı suları ve sağlıklı içme suları gelmektedir. Ayrıca Cemovsko, Ljesansko ve Doljansko olarak adlandırılan yemyeşil üzüm bağlarıyla çevrili bir şehirdir. Podgoritsa’da Romalılardan derin izler taşıyan, Doklea adında antik bir kasaba bulunmaktadır. Tarihi bir atmosfere sahip olan Doklea, Podgoritsa denilince ilk akla gelenler arasındadır. Bokeska ve Nijegoseva sokakları ise eğlenceyi seven halk için gidilebilecek yerlerin başında gelmektedir. Bu sokaklar, bar ve kafeleri ile ünlü olmakla birlikte özellikle geceleri oldukça yoğun ve hareketlidir. 

Podgoritsa'ya Gideceklere Tavsiyeler

Podgoritsa’da görsel bir şölen yaşatan Niagara Şelalesi, ziyaretçilere harika bir manzara sunmaktadır. Şelalenin etrafında yöresel et ve balık yemekleri sunan bir restoran da yer almaktadır. Şelaleye özellikle ilkbahar mevsiminde gidilmesi tavsiye edilmektedir. Çünkü yaz aylarında ve sonbahar başlangıcında şelalenin kuru olma ihtimali bulunmaktadır. 

İkinci Dünya Savaşı’nın hasarları dolayısıyla şehirdeki mimari yapıların geçmişi yakın tarihe dayanmaktadır. 173 metre uzunluğundaki Milenyum Köprüsü ve İsa’nın Diriliş Katedrali, özellikle 21. yüzyılın en iddialı mimari projeleri olarak mutlaka ziyaret edilmelidir. Podgoritsa’da şehrin en güzel mimari yapıtlarından biri olan Kış Kraliyet Sarayı da mutlaka görülmelidir. Harika bir park içerisinde bulunan Kış Kraliyet Sarayı, 100 yılı aşkın geçmişe sahip olan heykel ve dekorasyon unsurlarını korumuştur.

Podgoritsa’da ünlü bir Cumhuriyet Meydanı bulunmaktadır. 15.000 metrekarelik bir alanı kapsayan meydan, palmiye ve meşe ağaçlarının süslediği harika sokaklarla çevrilidir. Ayrıca meydanın ortasında, karanlık çöktüğü zaman sanatsal aydınlatmalarla süslenmiş güzel bir çeşme ile karşılaşılmaktadır. Meşhur Saat Kulesi’nin yanında, yemek yenilebilecek bir yer olan Pod Volat bulunmaktadır. Pod Volat’ta, geleneksel Balkan yemekleri başta olmak üzere zengin bir menü içeriği mevcuttur. Podgoritsa’nın lezzetlerini tatmak için ideal mekanlardan biridir. 

Podgoritsa'ya Giderken Alınması Gerekenler

• Uzun saatler sürecek Podgoritsa sokaklarının keşfi için turistlerin yanında bulundurması gereken ilk şey, rahat bir yürüyüş ayakkabısıdır. Gezi esnasında ufak tefek eşyaların konulması için hafif bir sırt çantası da bu geziyi oldukça konforlu bir hale getirecektir. 
• Podgoritsa’da görülmeye değer yerleri kendi kadrajlarından yakalamak isteyen ziyaretçilerin fotoğraf makinesi de almaları tavsiye edilmektedir.
• Telefon şarjının bitmesi durumuna karşılık turistlerin mutlaka powerbank bulundurmaları önerilmektedir.
• Kilise ve cami gibi ibadethaneleri ziyaret etmek isteyen ziyaretçilerin ise mevsim fark etmeksizin yanlarında mutlaka şal ya da başörtüsü de bulundurmaları gerekmektedir.
• Ziyaret dönemi göz önünde bulundurularak, mevsime uygun kıyafetler götürülmelidir. 

Podgoritsa Hakkında İlginç Bilgiler

Podgoritsa’nın kuruluşu çok uzun yıllara dayanırken, şehrin mimarisi için aynı şeyi söylemek pek mümkün olmamaktadır. Bunun temel sebebi ise 2. Dünya Savaşı’nda şehrin ağır hasar almasıdır. Hakkında bilinmeyenler ile dikkat çeken Podgoritsa’da mimari yapıların geçmişi genel olarak 20. yüzyıla dayanmaktadır.

Ancak Podgoritsa’nın simgelerinden biri olan Saat Kulesi’nin yapım tarihi net şekilde bilinmemektedir. Bazı tarihsel verilere göre kule, 15-16. yüzyılların başında inşa edilmiştir. Yüksekliği yaklaşık olarak 15 metre olan kule, savaş esnasında varlığını korumayı başaran ender tarihi yapılardan biridir. Saat Kulesi’nin ilgi çekici bir diğer özelliği ise 250 yıldan fazla bir süredir çalışıyor olmasıdır.

Podgoritsa’da bulunan komünist apartman blokları oldukça dikkat çekmektedir. Şehrin geçmişinde komünizmden izlere rastlamak mümkündür. Podgpritsa, 1944 yılında özgürlüğünü kazanması ile birlikte hızlı bir büyüme gerçekleşmiş. Bu büyüme, nüfus artışını da beraberinde getirmiştir. Artan nüfusu barındırmak amacıyla Doğu Bloku ülkelerine özgü tarzda konut ve iş yapıları inşa edilmiştir. Tito tarzındaki bu yapılar, karanlık ve kasvetli görünümleri dolayısı ile sıkça eleştirilmiştir.