Festivalaleriyle Ünlü Nagoya Hakkında Bilgiler

Nagoya Hakkında

Nagoya Hakkında

9 dk'lık okuma
192 kişi okudu

Nagoya, Japonya’nın en büyük dördüncü şehridir. Ayrıca ülkenin önde gelen gelişmiş sanayi şehirlerinden biridir. Nagoya hakkında her şey, 1610 yılında Japon Savaşçısı ve Lideri Tokugawa Leyasu’nun şehri taşımasıyla başlamıştır. Günümüzde şehrin sembolü olarak nitelendirilen Nagoya Kalesi’nin inşa edilmesiyle birlikte 60.000 kişilik nüfus, Nagoya’ya yerleşmiştir. Meiji Restorasyonu’ndan sonra şehir; sanayileşme ve ekonomik anlamda büyüme merkezlerinden biri olmuştur. Bu büyümenin göstergesi olan Toyota Tekno Müzesi, en ilgi çekici mekanlarından biri olarak Nagoya’da ziyaretçilerini beklemektedir.

Nagoya ile ilgili bilgiler oldukça dikkat çekicidir. Festival ve etkinlikleri sebebiyle şehir, ülkede önemli bir yer edinmiş ve dünyanın her yerinden turist çekmeyi başarmıştır. Farklı kültürden insanları bir araya toplayan festivalleri bulunan Nagoya’da; yerel danslar, müzikler ve ritüeller katılanların aklından çıkmayacak bir deneyim yaşatmaktadır.

Nagoya mutfağı, şehrin kültürünü tam anlamıyla yansıtan özelliklere sahiptir. Hem başka yerde bulunmayan yemekleri hem de kendi usulleriyle hazırlamaları, her kesimden insanı bu eşsiz lezzetleri denemeye çekmektedir. Uzun bir geçmişe ve deneyime sahip olan restoranlarında, yöresel yemeklerin tamamına ulaşılabilmektedir. Tarihi yapıları, doğal güzellikleri ve festivalleriyle turistlerin kalbini fetheden Nagoya, görülmeye değer şehirler arasında bulunmaktadır.

Nagoya'nın Tarihi

Nagoya, Japonya’nın önde gelen sanayi şehirlerinden biridir. Nagoya şehrinin kuruluşu, 1610 yılında Tokugawa Leyasu’nun Owari eyaletinin başkenti Kiyosu’yu buraya taşımasıyla gerçekleşmiştir. O dönemde Nagoya’ya büyük bir kale inşa edilmiş ve 60.000 kişilik nüfus buraya yerleştirilmiştir. 1868 yılındaki Meiji Restorasyonundan sonra bölge; sanayileşme ve ekonomi alanında merkez olmaya devam etmiştir. Bölgede ağır sanayinin büyümesiyle birlikte; otomobil, havacılık ve gemi inşa endüstrileri gelişmiştir. Geleneksel saat, bisiklet ve dikiş makineleri imalatlarının yerini; özel çelikler, kimyasallar ve petrokimya üretimi almıştır.

Nagoya’da sanat tarihi açısından oldukça önemli yapılar bulunmaktadır. Nagoya Kalesi ve Atsuta Mabedi ziyaret edilmesi gereken iki ünlü noktadır. 1612 yılında inşa edilen ünlü kale, 2. Dünya Savaşı yangınlarında yanmış olsa da restore edilerek günümüze kadar görkemini kaybetmeden gelmiştir. Kalenin çatısında, Nagoya’nın sembolü olarak kullanılan iki altın orka bulunmaktadır.

Atsuta, Japonya’da en saygıdeğer ikinci mabet olarak bilinmektedir. Mabedin iki bin yıllık tarihini gözler önüne seren, 4.400’den fazla ulusal hazinesi vardır.

Bu mabedi, her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist ziyaret etmektedir.

Nagoya Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Nagoya’nın en belirgin özellikleri arasında kuşkusuz doğal güzellikleri, renkli festivalleri, tarihi yapıları ve eşsiz yemek kültürü yer almaktadır. Nagoya’nın doğal güzelliklerini keşfetmek için ziyaretçilerin en çok tercih ettiği mevsimler; ilkbahar ve sonbahar dönemidir. İlkbahar aylarında kiraz çiçeklerinin tamamen açması görsel bir şölen sunarken; sonbaharda ise yeşil, kırmızı ve kahverenginin oluşturduğu muhteşem manzara en güzel haliyle izlenmektedir.

Nagoya, 70’ten fazla festivale ev sahipliği yaparak ziyaretçilerini eşsiz kültürüyle tanıştırmaktadır. Atsuta Festivali’nde eski Şinto ritüelleri gerçekleştirilirken; katılımcılar dövüş sanatları, okçuluk ve dans gibi Nagoya kültürüne dair etkinlikleri seyretmektedir. Nippon Domannaka Festivali ise dans türünde en büyük etkinlik olarak kabul edilmektedir. Bu organizasyon, Japonya’nın her yerinden hatta yurtdışından bile sayısız grupların katılımı ile gerçekleşmekte ve dans severlere eşsiz bir şölen sunmaktadır.

Nagoya denildiği zaman ilk akla gelen ve turistlerin gözdesi olan tarihi yapı, Nagoya Kalesi’dir. 2.Dünya Savaşı zamanında hava saldırılarıyla yıkıldıktan sonra ulusal tarihi sit alanı olarak belirlenen Nagoya Kalesi, aynı zamanda Japonya’nın milli hazinesi olarak ilan edilmiştir. Nagoya yemek kültürü; kendine has pişirme yöntemleri ve yeme tarzıyla turistlerin ilgisini çekmektedir. Hitsumabushi; yılan balığından hazırlanan ve 4 aşamada yenmesi tavsiye edilen yöresel yemeklerden biridir. Geçmişten günümüze kendine özgü özelliklerini korumayı başaran Nagoya, turistlerin her dönem ilgi odağı olan bir şehirdir.

Nagoya'ya Gideceklere Tavsiyeler

Nagoya’yı ziyaret etmek isteyen turistlere tavsiye edilebilecek birkaç önemli nokta vardır. Özellikle şehrin sembolü olarak nitelendirilen tarihi kalesinin, ilgi duyulan bir alan ise Toyota Sanayi ve Teknoloji Hatıra Müzesi’nin, doğal güzellikler ve huzur arandığında ise Atsuta Tapınağı’nın ziyaret etmeden Nagoya’dan dönülmemesi gerekmektedir. Yaz ayları başta olmak üzere Nagoya’da yıl içinde pek çok renkli festival gerçekleştirilmektedir. Ziyaretçiler, gidiş zamanlarını ayarlayarak Atsuta, Nippon Domannaka ve Nagoya Kalesi Yaz Festivali gibi olağanüstü organizasyonlara katılmaktadır.

Nagoya mutfağı; yerel kültürün çok önemli bir parçası olarak kabul edilmekte ve ziyaretçilerini kendine bağlayan bir lezzet şöleni sunmaktadır. Yabaton Restoranında Miso Katsu; Atsuta restoranında ise Hitsumabushi lezzetleri mutlaka denenmelidir. Yöresel yemeklerine ek olarak Nagoya’da tadılabilecek ya da hediye olarak götürülebilecek; Uiro, Kaeru Manju gibi pek çok çeşit atıştırmalık ve tatlı seçenekleri bulunmaktadır.

Nagoya'ya Giderken Alınması Gerekenler

  • Her yeni şehrin ziyaretinde olduğu gibi Nagoya’ya giderken de turistlerin bilmesi ve hazırlık yapması gereken birkaç konu vardır.
  • Öncelikle Nagoya’da kullanılan para birimi Japon yenidir. Tüm dünya ülkelerinde kredi kartları çok sık kullanılırken, Nagoya’da çok yoğun bir nakit para akışı vardır. 
  • Şehirde bulunan restoranların, otellerin ve mağazaların ödeme işlemleri için sadece nakit para kabul etmeleri sıradan bir durumdur. Bu yüzden turistler, belli bir miktar nakit parayı yanlarında bulundurmalıdır.
  • Bilinmesi gereken bir diğer durum da Nagoya’nın çok temiz ve kurallara uyan bir şehir olduğudur. Şehirde neredeyse hiç çöp kutusu yoktur ve halk çöplerini yanlarında taşıyarak evde ayrıştırıcıya atmayı tercih etmektedir. Bu sebeple ziyaretçilerin uygun çanta veya poşet ayarlayarak yanlarında taşıması gerekmektedir.

Nagoya'nın Hakkında İlginç Bilgiler

Nagoya hakkında bilinmeyenler ile dikkat çektiğinden, dünyanın her yerinden turist akınına uğramaktadır. Çoğu insan tarafından “Japonya’nın en sıkıcı şehri” olarak adlandırılan Nagoya’da, turistlerin ilgisini çeken pek çok özellik vardır.

Şehrin sembolü niteliğinde olan Nagoya Kalesi, dünyaca ünlü Üç Godzilla filminde yer almıştır.

Toyota Tekno Müzesi, Nagoya’da bulunan en ilgi çekici mekanlardan biridir. Toyota’nın orijinal kırmızı tuğlalı tekstil fabrikası ve araştırma merkezi turistlerin ziyaretine açık bulunmaktadır. Legoland Japan, Nagoya’da bulunan çok ünlü bir tema parkıdır. Bu park, yılda iki milyondan fazla ziyaretçi çekmektedir. Başka bir eğlence merkezi ise Japonya ve Dünya’nın her yerinden Cosplay ile ilgilenen insanların katıldığı bir organizasyon olan Dünya Cosplay Zirvesi’dir. Bilindiği üzere Nagoya, ilkbahar mevsiminde oldukça kalabalık olmaktadır. Bunun nedeni; ilkbahar aylarında “Sakura” adı verilen kiraz çiçeklerinin tamamen açıp, büyüleyici bir manzara sunmasıdır.

Sevdiklerinizle Paylaşın