Japonya Ziyaretinin Olmazsa Olmazı: Dotonbori

Önceki
Dotonbori

Dotonbori

Sonraki
18 dk'lık okuma
259 kişi okudu

Eğlenceli binaları ve aktivite mekanları ile bilinen Japonya’nın en meşhur sokaklarından bir tanesi olan Dotonbori; hem ortasından geçen su dolu kanalı hem de köprüsü ile her yıl binlerce turiste ev sahipliği yapmaktadır. Dōtonboribashi Köprüsü’nden uzanan bu kanal, Osaka bölgesinin Chuo kentinde yer almaktadır.

Geçmiş zamanlarda tiyatro bölgesi olarak da sıkça kullanılan Dotonbori, günümüzde ise sıra dışı atmosferi ve hemen hemen her binanın üstünde yer alan ışıklı tabelaları ile ziyaretçilerin dikkatini çekmektedir. Japonya’da gece hayatı denildiğinde akla gelen ilk mekanlardan bir tanesi olan Dotonbori, aynı zamanda hiç uyumayan şehir olarak da Japonya’nın New York’u olarak adlandırılmaktadır.

Görkemli Tarihi ile Dotonbori

1612 yılında Nariyasu Dōton tarafından yapımına başlanan Dotonbori bölgesi, daha önceki yıllarda ıssız görüntüsü ve sakin yaşantısı ile dikkat çekmektedir. Daha sonra ise Dotonbori’nin inşa edildiği 1615 yılında savaşların ve Toyotomi Hideyoshi’nin kaybedilmesi nedeniyle bir hayli zor zamanlarda Japon halkı için bir simge haline gelmiştir. Bu sayede de bölgeye kanal anlamına gelen ‘’Dotonbori’’ adı verilmiş ve günümüzdeki kullanımına erişmiştir.

Dotonbori’nin ilk yapıldığı yıllarda o bölgenin doğu ve batısı arasındaki ticaret faaliyetlerinin daha rahat bir şekilde işlenmesi amaçlanmıştır. Yıllar geçtikçe gelişen bu ticaret ağı insanların kültür olarak da birbirlerine yakınlaşmasını sağlamış, bu ticaret merkezi üzerinde yeni yaşantılar kurarak kültür mirasının genişlemesi amaçlanmıştır.

Dotonbori’nin eğlence merkezi haline gelmesi ise 1620 yıllarına dayanmaktadır. Dönemin bölge sorumlusu Tokugawa tarafından işlenen kentsel dönüşüm hareketleri ile birlikte Dotonbori bölgesine oyun evleri ve gösterilerin yapıldığı çadırlar inşa edilmiştir. Bu çadırlara başlangıçta sadece bölge halkının katılımı kabul edilmiş, daha sonraki süreçlerde ise Japonya’nın dört bir yanında gelen ziyaretçiler ile popülaritesini arttırma yoluna gidilmiştir. Daha sonraki süreçleri ise dünyanın dört bir yanından gelen turistler ile misafirperverlik katsayısını arttırmak isteyen Dotonbori halkı, o bölgeye sayısız kafe ve restoran açarak hem yemek kültürlerini dünyaya tanıtmış hem de kültürel etkileşimi maksimum düzeylere çekmeyi hedeflemiştir.

2. Dünya Savaşı’nda geriye kalan son 5 tiyatro merkezinin de bombalanarak yıkılması ile yeniden bir düzenleme çabası içine giren Dotonbori bölgesi, daha çok gıda ve giyim ürünlerinin satın alındığı, aynı zamanda eğlence kültüründen de ödün verilmeden özünü korumaya devam ettiği günümüzdeki halini almıştır.

Dotonbori bölgesi genel olarak pek çok gezi alanını da içerisinde barındırmaktadır. Bölgeye giden misafirler için kesinlikle gezilmesi gereken belli başlı alanların da olduğu aşikardır. Özellikle de gezi yerleri ve restoranları ile birlikte çığır açan Dotonbori özelinde uğrak mekanları restoran ve gezi yerleri olarak ikiye ayırmak gerekmektedir.

Dotonbori Restoranları

Cui-daore; sekiz katlı dev bir restorandan oluşan bu bina, her katında ayrı bir Japon mutfağının servis edildiği ve gelen misafirlerin memnuniyetle karşıladığı binalardan bir tanesidir. Otakoya ise, 1972 yılında bir yemek standı olarak işlev görmüş, ahtapot şeklinde olması ve bölgenin meşhur yiyeceklerinden bir tanesi olan ahtapot yemeğini farklı şekillerde ziyaretçilere sunması ile bilinmektedir. Kani Doraku; 1996 yılında kurulan hareketli yengeç tabelası ile ünlü olan bu mekân, birbirinden farklı yengeç yemeklerinin servis edildiği özel bir mekandır. Kinryu Ramen, Japonya’da yer alan 3 farklı şubesi ile Dotonbori bölgesini fetheden bu zincir kuruluş, altın ejderhalı reklam panosu ile bilinir. 7/24 aktif hizmet veren bu restoran aynı zamanda ücretsiz olarak sarımsak ve kimchi bar imkânı sağlar. Zubora-ya; Özel bir fugu restoranı olan Zubora-ya, binanın önündeki dev balon balığı feneri ile bilinmektedir.

Dotonbori’de Gezilmesi Gereken Yerler

Glico Man: Dünya Kupası ve yerel spor faaliyetleri gibi özel etkinliklerde değişen bir figür olarak bilinen Glico Man, mavi bir pist üzerinde dev bir sporcunun olduğu, neon ışılaklarla süslenmiş alandır.

Ebisu Kalesi ise, Üzerinde bir dönme dolap bulunan ve hem manzarayı seyretmek hem de kısa bir aksiyona katılmak isteyenler için birebirdir. Geçit İşaretleri yine bu bölgenin doğu ve batı ucunda yer almakta, neon ışıklı işaretleri ile sembol haline gelmiştir.

Kuidaore Taro; Cui-daore önünde mekanik bir davul çalan palyaçonun bulunduğu bu alan ise ziyaretçilerin en çok gözlemlediği alanlardan bir tanesidir. Uğrak nokta haline gelen bu noktada misafirler, fotoğraf çektirmek ve eğlenceli vakit geçirmek için uzun kuyruklar oluşturmaktadır.

Sevdiklerinizle Paylaşın