Uzak Doğu Kültürünün Muhteşem Yansıması Punom Pen Hakkında Bilgiler

Kamboçya’nın başkenti olan Punom Pen; tarihi yapıları, sanat eserleri ve doğal güzellikleriyle bilinmektedir. Mekong Nehri kıyısına kurulmuş olan kent, ülkenin ekonomik, kültürel ve sanayi merkezi olarak bilinmektedir. Punom Pen mimarisi, Fransız koloni dönemi izlerini yansıtmaktadır. Ayrıca 1800’lü yıllarda “Uzak Doğu’nun Paris’i” olarak adlandırılmıştır. Her ne kadar uzun yıllar Fransız sömürgesinde kalmış olsa da Uzak Doğu’nun en güzel özelliklerini taşıyan şehirler arasındadır.

Tarihte farklı kültürlerden insanlara ev sahipliği yapmış olan Punom Pen, Tuol Sleng Soykırım Müzesi ve Ölüm Tarlaları gibi şehir tarihini yansıtan yapılara sahiptir. Bunların yanı sıra bağımsızlığın sembolleri arasında sayılabilecek olan Bağımsızlık Anıtı da oldukça popülerdir. Uzak Doğu’nun kültürel yapısını ve mimarisini gözler önüne seren Ta Prohm, Wat Langka ve Wat Ounalom tapınakları ziyaretçilerini adeta büyülemektedir.

Kültürel yapısı ve tarihi kadar mutfağıyla da ön plana çıkan Punom Pen, farklı yemekleri ile tadanların damaklarında unutulmaz lezzetler bırakmaktadır. Çoğu Asya ülkesinde olduğu gibi Punom Pen’de de pirinç ana besinlerden bir tanesidir. Bir pirinç eriştesi türü olan "nom banh chok" adı verilen yemek, kahvaltılarda oldukça popülerdir. Ayrıca num pang pate, num kachey ile mi char gibi yöresel yemekler Punom Pen mutfağı denilince ilk akla gelenler arasında yer almakta ve turistlere bu lezzetleri mutlaka denemeleri tavsiye edilmektedir.

Punom Pen'in Tarihi

Kamboçya’nın güney-orta kesiminde, Basăk (Bassac), Sab ve Mekong nehirlerinin birleştiği alana kurulmuş olan Punom Pen, ülkenin en büyük şehri ve başkentidir. Tarihi boyunca birçok kültür ve medeniyete ev sahipliği yapmıştır. MS 15. yüzyıldan itibaren uzun bir süre boyunca kralların üzerinde hak iddia ettiği Punom Pen, 1866 yılında King Norodom I ile Kamboçya’nın resmi başkenti statüsünü kazanmıştır. Başkent ilan edilmesinin ardından yönetim binası olarak şehrin en ünlü sarayı Royal Palace inşa edilmiştir.

İlerleyen yıllarda Punom Pen gelişmeye başlamıştır. Tekstil, ilaç makine imalatı ve pirinç işleme merkezi olarak işlev görmüştür. Bununla birlikte güzel sanatlar, mühendislik ve teknoloji alanlarındaki yenilikler ile gelişmeye devam etmiştir. Ayrıca Punom Pen Ulusal Üniversitesi, Kraliyet Tarım Bilimleri Üniversitesi ve Prek Leap Tarım Okulu gibi eğitim merkezlerinin kurulması şehir için adeta bir dönüm noktası olmuştur.

Kamboçya tarihinde her zaman önemli bir yere sahip olan Punom Pen, 1800’lü yıllarda Fransız kolonisi haline gelmiştir. Bu dönemde Fransızlar birçok otel, hapishane, okul, postane ve banka gibi yapılar inşa etmiş, şehri metropolleşmeye yaklaştırmıştır. Bunların yanı sıra o dönemlerde Kamboçya Soykırımı gerçekleşmiş ve yüzlerce insanın hayatını kaybetmesine sebep olmuştur. Soykırım döneminden kalan eserler, Ölüm Tarlaları adlı müzede sergilenmektedir. Günümüzde Punom Pen; Kamboçya’nın ticari, siyasi ve turizm merkezlerinden biridir.

Punom Pen Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Punom Pen denilince ilk akla genler arasında şüphesiz Kamboçya’nın din ve felsefe anlayışını yansıtan Wat Ounalom yer almaktadır. Ülkede bulunan 5 pagoda arasında en eski ve tanınmış olanıdır. İçerisinde bulunan tablolar, kaleler, manastırlar ve ünlü Garuda figürü dini ve felsefi motif niteliği taşımaktadır. Ayıca Wat Langka da Budizm inancının kültürünü ve tarihini yansıtan, dünyada oldukça popüler olan pagodalardan bir tanesidir.

Punom Pen’in simgesel yapıtı olarak bilinen Kamboçya Özgürlük Anıtı, şehrin tam ortasında yer almaktadır. Bu anıt, Kamboçya’nın Fransız Kolonisi olmaktan kurtarıldığı 1958 yılında inşa edilmiştir. Angkor mimarisine uygun olarak tasarlanan anıt, ziyaretçilerini kendine hayran bırakmaktadır. Öte yandan Ölüm Tarlaları Müzesi de turistler arasında oldukça popülerdir. Punom Pen tarihini gözler önüne seren müze, günümüzde hizmet vermeyi sürdürmektedir.

Kmer ve Avrupa mimarilerinin özelliklerini bünyesinde barındıran Kraliyet Sarayı, Punom Pen denilince diğer akla gelen görkemli yapılar arasındadır. Yıllar içerisinde sarayda zarar gören bölümler restore edilmiştir. Sarayda en çok dikkat çeken noktalar Gümüş Pagoda ve Tac Salonu’dur. Elmaslar ile kaplı döşemeleri ile pagoda oldukça ihtişamlıdır. Kralın yaşadığı bölümün ziyarete kapalı olduğu saray, turistler tarafından oldukça ilgi görmektedir.

Punom Pen'e Gideceklere Tavsiyeler

Tarihin doğa ile iç içe olduğu Punom Pen’de mutlaka Merkezi Pazar yani Phsar Tmhey’ın gezilmesi tavsiye edilmektedir. Fransız kolonisi döneminde inşa edilen yapı, Asya’da döneminin en büyük pazarı olarak kabul edilmiştir. Mimari açıdan büyüleyici bir görünüme sahip olan pazar içerisinde yöresel kıyafetler, hediyelik eşyalar ve değerli taşlar satılan dükkanları ile kentin kültürel yapısını merak eden ziyaretçiler için vazgeçilmez bir duraktır.

Punom Pen’de görülmesi gereken yapılar arasında Wat Langka ve Wat Ounalom pagadoları da yer almaktadır. Budizm inancı kültür ve felsefesini gözler önüne seren pagodalarda keşişler ile yapılan meditasyon oturumları oldukça popülerdir. Bunların yanı sıra ülke ve şehir tarihini merak eden turistlere Kamboçya Ulusal Müzesi’ni ziyaret etmeleri önerilmektedir. İçerisinde sergilenen tarihi ve kültürel sanat eserlerinin yanı sıra müzede düzenlenen yerel dans gösterileri, ziyaretçilerine unutulmaz anlar yaşatmaktadır.

Palmiye ağaçları ile dolu olan Sisowath Quay, Punom Pen şehrinin en güzel yürüyüş yollarından bir tanesidir. Tonle Sap ve Mekong nehirlerinin kesişimi boyunca uzanan yol, kentin en hareketli bölgesi olarak bilinmektedir. Sanatseverlere cadde üzerinde yer alan Mutlu Resim Galerisi’ni gezmeleri tavsiye edilmektedir. Ayrıca bu bölgedeki falcılar oldukça meşhurdur. Konuya ilgi duyan ziyaretçiler için Punom Pen’in renkli sokaklarında geleceklerine dair tahminler duymak sıra dışı bir deneyim olacaktır. 

Punom Pen'e Giderken Alınması Gerekenler

• Punom Pen’in renkli sokaklarında dolaşırken turistlerin yanlarında bulunması gereken ilk şey yürüyüş ayakkabılarıdır.
• Ayrıca şehirdeki tabelaların hemen hemen hepsi ülkenin ana diline ait alfabe ile yazıldığından ziyaretçilerin bir Punom Pen sokak haritası edinmeleri tavsiye edilmektedir. Günlük kullanıma uygun hafif bir çanta ise seyahatleri daha konforlu bir hale getirecektir.
• Punom Pen şehrine tropikal iklim hakimdir. Bu yüzden ziyaretçilerin yazlık kıyafet ağırlıklı bir bavul hazırlamaları doğru bir tercih olacaktır.
• Punom Pen’de yıl boyunca hava sıcaklıkları yüksek seviyede olsa da bazı aylarda yoğun yağışlar görülmektedir. Turistlerin yanlarında şemsiye veya yağmurluk bulundurmaları da tavsiyeler arasında yer almaktadır. 

Punom Pen Hakkında İlginç Bilgiler

Punom Pen tarihi boyunca dini ve kültürel bir merkez olduğu için hakkında bilinmeyenler de bir o kadar fazladır.

Şehrin adını Penh adlı bir rahibenin hikayesinden aldığı bilinmektedir.

Kaynaklara göre rahibe Mekong Nehri üzerinde dört bronz ve bir taş Buda heykeli bulmuş ve evine taşımıştır. Daha sonrasında bu heykeller halk arasında tapınak olarak kullanılmaya başlanmıştır. O dönemde Wat Phnom Daun Penh olarak adlandırılan bölge, günümüzde Punom Pen ismiyle bilinmektedir.

Kraliyet Sarayı içerisinde yer alan III. Napolyon Pavilion’un, Fransız imparatoriçesinin Süveyş Kanalı açılışında konaklaması için inşa edildiği ve ardından yapının Kral Norodom’a hediye olarak verildiği bilinmektedir. Yine saray içerisinde bulunan Gümüş Pagoda’nın döşemelerinin 2086 adet elmas kullanılarak yapıldığı ender bilinen gerçekler arasındadır.