Zanzibar’ın Tarihi Tatil Cenneti: Taş Kasaba

Önceki
Taş Kasaba

Taş Kasaba

Sonraki
11 dk'lık okuma
207 kişi okudu

Stone Town, Tanzanya’nın başkenti Zanzibar’da bulunmaktadır. Tarihi ve turistik yapısı dikkat çeken bölge, 16 Şubat 2006 tarihinde Birleşmiş Milletler tarafından koruma altına alınmıştır. Doğu Afrika bölgesinde tarihi ve sanatsal öneme sahip olan Stone Town’un mimarisi 19. yüzyıla uzanmaktadır. Bölge; Arap, Fars, Hint ve Avrupa unsurlarının eşsiz karışımını bir arada sunarak Swahili kültürünün altında yatan etkileri yansıtmaktadır. Bu nedenle rota, 2000 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dâhil edilmiştir.

Stone Town Yapılarının Mimarisi

Stone Town, asırlardır tarihi dokusunu ve şehir manzarasını muhafaza etmeyi başarmıştır. Şehir, önceki yüzyıla kadar dünya köle ticaretinin merkezi olması ile tanınmıştır. Bölge; genellikle evlerin, dükkânların, çeşitli çarşıların ve camilerin çevrelediği labirenti andıran dar sokaklardan oluşmaktadır. Stone Town’daki bireysel konutlar; yapıları, inşaat malzemeleri ve teknikleri ile Hint Okyanusu çevresindeki farklı kültürlerin etkisinde kalan tasarımlarla kendini göstermektedir. Geleneksel evlerinin odaları, tavan ve zeminlerinde kullanılan Mangrov ağaçları sebebiyle dar ve karanlık yapıya sahiptir. İthal tik ağaçları ve demir kirişlerin kullanıldığı yapılar ise daha geniş ve ferahtır.

Stone Town bölgesindeki evler, çatıları düz olacak şekilde tasarlanmıştır. Bölgede zamanla eğimli çatı modeli de yaygınlaşmaya başlamıştır. Şehir yapılarında ana inşaat malzemesi olarak kullanılan mercan taşı, bölgeye karakteristik ve kırmızı rengin ağırlıkta olduğu bir görünüm kazandırmaktadır. Stone Town’un zenginlik ve statü sembolü haline gelmiş olan oymalı ahşap kapıları, zengin işçiliği ile dikkat çekmeyi başarmaktadır.

Bölgede bulunan evlerin Hint tarzı kapıları yuvarlak bir tasarıma sahip iken, Umman Arap mimarisini yansıtanlar ise dikdörtgendir. Kapı mimarisindeki oymalar, içerik olarak genellikle İslami dinin sembolünü oluşturmaktadır. En eski ahşapların yapımında ilk zamanlar Hint Okyanusu’ndan getirilen burma tik ağaçları kullanılmıştır. Sonraki dönemlerde Doğu Afrika tiki kullanımına ağırlık verilmiştir. Bu ağaçların nadir bulunması sebebiyle bölgede kapı tasarımının ağır olduğu ahşap tasarımlar son derece değerli sayılmaktadır. Ev sahiplerinin sosyal konumuna, dinine ve mesleğine göre tasarlanan kapıların üzerinde bulunan işaretler sayesinde de yaşları hakkında bir tahminde bulunmak mümkün olmaktadır.

Stone Town’daki mekanların kapıları kadar dikkat çekici ve eşsiz olan diğer özelliği ise pencereleridir. Genellikle zeminden başlayıp yukarı doğru uzanan pencereler, derin niş detayları ile odalara doğrudan güneş ışığının girmesini önlemektedir. Stone Town yapılarındaki diğer dikkat çekici özellik ise yapımında gül veya tik ağaçları kullanılmış olan balkonlardır. Halk arasında bir evin balkonu ne kadar büyükse sahibinin de o kadar varlıklı olduğu düşünülmektedir. Birçoğu restore edilmeyi bekleyen asırlık binalara sahip Shone Town’da yaklaşık 1700 ev olduğu tahmin edilmektedir.

Stone Town’da Bulunan Özel Mekânlar

Stone Town sahilinde yer alan Mizingani Yolu üzerinde bulunan Harikalar Evi, şehrin en ünlü simge yapıları arasındadır. Bu yapı, bölgenin en büyük ve yüksek binası olma özelliğine sahiptir. Bina, açık galerilerle çevrili büyük bir merkezi avluya sahiptir. Sarayın iç kapılarından bazıları da Kuran’dan yazıtlarla oyulmuştur. Mermer zeminleri ve içerisindeki gümüş süslemelerin çoğu, Avrupa’dan ithal edilmiştir. 1883 yılında inşa edilen yapının restoresi, 1896’da tamamlanmıştır. 2000’de ise iç mekânı bir müze olarak hizmet vermeye başlamıştır. Yapı, Zanzibar’da elektriğe sahip ilk bina olurken, Doğu Afrika’da bulunan ilk asansörlü mekandır.

Harikalar Evi’nin bitişiğinde yer alan Eski Kale, Arap adıyla da bilinmektedir. İç avlusundaki dükkânlar ve atölyeler de canlı dans ve müzik gösterilerinin yapıldığı bir kültür merkezi olarak hizmet vermektedir. Ziyaretçilerin en çok tercih ettiği cazibe merkezlerinden biri olan kalede hediyelik ürünlerin satıldığı antika dükkânları da dikkat çekmektedir. Stone Town’un etkileyici ana binalarından biri olan Saray Müzesi, deniz kıyısında bulunmaktadır. Eski padişah sarayı olarak da bilinmektedir. Zanzibar kraliyet ailesinin günlük yaşamını anlatan bu mekân, 19. yüzyılın sonlarında inşa edilmiştir. Merlon dekorlarıyla süslenmiş olan beyaz duvarlı bina, 3 kattan oluşmaktadır.

Şehrin ihtişamlı yapılarından olan Christ Church Anglikan Katedrali, 19. yüzyılın sonunda Zanzibar’ın üçüncü piskoposu Edward Steere tarafından yaptırılmıştır. Zanzibar’ın en büyük köle pazarına ev sahipliği yapan Stone Town’un merkezindeki geniş bir alana inşa edilmiştir. Kilisenin yanında köleler için bir anıt ve kölelik tarihi üzerine bilgilerin yer aldığı bir müze de bulunmaktadır. Bölgenin bir diğer değerli mekanı olan St. Joseph Roma Katolik Katedrali, 1893-1897 yılları arasında Fransız misyonerler tarafından inşa edilmiştir. Kilisenin tasarımı, Marsilya Katedrali’nden esinlenilmiştir. Gösterişli iki yüksek kuleli cephesiyle dünyanın en meşhur simge yapıları arasında bulunmaktadır. Kilise, günümüzde de hizmet vermekte ve pazar günleri düzenli ayinlere ev sahipliği yapmaktadır.

Eski Kale ve Harikalar Evi’nin hemen önünde yer alan Forodhani Bahçeleri, Taşkent’in sahil yolunda konumlanan küçük bir parktır. Her akşam gün batımından sonra bahçeler, hem turistlerin hem de yerel halkın ilgisini çeken bir pazara ev sahipliği yapmaktadır. Ithna Shiri Dispanseri, Saray Müzesi ile limanın tam ortasında yer almaktadır. Stone Town’un en güzel dekore edilmiş yapılarından biri olan bu mekân, şehrin çok kültürlü mimarisinin simgesi olmuştur. İçerisinde Zanzibar’ın tarihi hakkında bilgi veren küçük bir müzesi bulunmaktadır. UNESCO tarafından finanse edilen Köle Pazarı Müzesi, dükkânın altında bulunan köle odaları ve içerisindeki ilginç bilgilerle ziyaretçilerin dikkatini çekmektedir. Şehrin en popüler yerlerinden biri olan Dev Kaplumbağalar da her yönü ile ziyaretçileri etkilemektedir. Ziyaretçiler, gezileri sırasında kaplumbağaları inceleyebilmekte ve masmavi suların keyfini çıkarabilmektedir.

Stone Town’un Lezzet Durakları ve Ziyaret Bilgileri

Stone Town’un önemli pazarlarından olan Darajani; çeşitli baharat, taze et, meyve ve sebze alımı için birçok seçenek sunmaktadır. Zanzibar takımadaları, ana baharat üreticilerinden biri olmaktadır. Tarihi ve modern rolü nedeniyle egzotik “Baharat Adaları” olarak da bilinmektedir. Şehrin birçok alanında baharatları tanımak için değişik tur fırsatları bulunmaktadır. Bu turlar; ziyaretçilere karanfil, tarçın, zerdeçal, karabiber, limon otu, vanilya ve hindistan cevizini doğal halleri ile göstermek için düzenlenmektedir. Böylece ziyaretçiler, adanın baharat ticaretindeki zengin rolünü yakından görme fırsatı bulmaktadır. Yerel baharat kültürünün ve güçlü Asya etkilerinin yansıdığı lezzetli baharatlı çay da büyük ilgi görmektedir.

Deniz kenarında yer alan Stone Town’da, gecenin geç saatlerine kadar açık olan onlarca yemek tezgâhı lezzetli yiyecekler ile turistlere hizmet vermektedir. Dumanı tüten chapattisler, mısır kavurma, ızgara kebaplar ve her köşesinde bulunan kahve arabaları ile Stone Town; sokak yemeğinin cenneti olarak adlandırılmaktadır. Şehrin dar sokaklarının keyfini çıkarırken tatlılar, ekmekler ve meyveler dâhil olmak üzere yol üzerinden satın alınabilen birçok lezzetli tarif bulunmaktadır.

Stone Town’un en yüksek turistik cazibe merkezlerinden biri de Jozani Ormanı’dır. Ormanda düzenlenen gezi turları ile dünyanın en nadir hayvanlarından olan kırmızı kolobus maymununun yanı sıra çeşitli kuş ve kelebek çeşitlerini de görmek mümkündür.

Stone Town; haftanın 7 günü ve 24 saat boyunca ziyarete açık olup, mekana giriş ücretsizdir. Harikalar Evi ise haftanın 7 günü boyunca 10.00 ile 18.00 saatleri arasında ziyarete açıktır. Bu mekana giriş ücreti de çocuklara 2, yetişkinlere ise 3 USD’dir. Forodhani Bahçeleri de haftanın her gününde keşfedilebilmektedir. Bu rotaya giriş yapılırken ücret ödenmemekte iken, mekanın 09.00 ile 17.00 saatleri arasında gezilmesi uygundur.

Sevdiklerinizle Paylaşın

Tanzanya Vizesi

Tanzanya’yı ziyaret edecek olan diplomatik, hizmet ve yeşil pasaport hamili Türk vatandaşları, 90 gün süreyle vizeden muaftır. Bordo pasaport sahiplerinin ise vize başvurusu için ilgili evraklarla birlikte Türkiye’deki tek yetkili merci olan Ankara Tanzanya Büyükelçiliği’ne müracaat etmeleri gerekmektedir.

Sıkça Sorulan Sorular

Piccadilly Circus nerededir?

Regent Caddesi ile Green Park'a doğru uzanan Piccadilly Caddesi’nin kavşağı olan Piccadilly Circus, İngiltere’nin başkenti Londra’ya bağlı Westminster semtinde yer almaktadır.

Piccadilly Circus’taki en dikkat çekici yapı nedir?

Piccadilly Circus'un ortasında yer alan Shaftesbury Anıt Çeşmesi ve çeşmenin üzerinde yer alan Eros heykeli bu kavşağın en ikonik yapıları olarak nitelendirilmektedir.

Piccadilly Circus ne ile tanınmaktadır?

Piccadilly Circus, günümüzde Londra'nın başlıca alışveriş caddelerinden biri olarak kabul edilmekte ve birçok ünlü mağazaya ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca bünyesinde bulunan pek çok pub, kulüp ve bar ile eğlencenin de merkezidir. Bunlara ek olarak dünyanın en popüler müzikallerinden bazılarının sahnelendiği çok sayıda tiyatro da Piccadilly Circus’a oldukça yakındır.

Piccadilly Circus ziyareti için en uygun zaman nedir?

Piccadilly Circus, günün her saati oldukça canlı ve eğlencelidir. Fakat özellikle binaları süsleyen ışıklı reklam tabelalarının net bir şekilde görüldüğü akşam saatlerinde kavşak, büyüleyici bir görünüme sahip olmaktadır.

Piccadilly Circus ismini nereden almıştır?

17. yüzyılın başlarında terzi Robert Baker, saygın kişilerin boyunlarına taktığı “piccadilis” isimli giysileri Piccadilly Hall'dan satın almıştır. Piccadilly Circus ismi ise buradan gelmektedir.

Piccadilly Circus’taki en ünlü yerler nerelerdir?

Piccadilly Circus, alışveriş denince ilk akla gelen yerlerdendir. Kavşakta yer alan en popüler alışveriş mağazaları ise Lilywhites ve Fortnum & Mason’dur. Dünyaca ünlü müzikallerinin sahnelendiği; Prince of Wales, Leicester Square, Her Majesty’s ve Prince Edward tiyatroları ise bölgedeki diğer ünlü cazibe merkezlerindendir.

Piccadilly Circus neden çok önemlidir?

Piccadilly Circus, merkezi konumu ile Londra’nın en ünlü eğlence ve alışveriş mekânlarına ev sahipliği yapmaktadır. 1819 yılında kurulan Piccadilly Circus, günümüzde yerli ve yabancı pek çok turistin gözdesidir.

Piccadilly Circus ne zaman yapılmıştır?

Piccadilly Circus, Kral IV. George tarafından 1819 yılında yaptırılmıştır. Günümüzde Londra’nın en popüler yerleri arasındadır.