Arkeolojik Kalıntılar Ülkesi Ürdün Hakkında Bilgiler

Ürdün Hakkında

Ürdün Hakkında

20 dk'lık okuma
221 kişi okudu

Topraklarının büyük kısmı çöllerden oluşan Ürdün ile ilgili bilgiler, ziyaretçilerde merak uyandırdığı gibi ülke gezilerinde muhteşem deneyimlerin yaşanabileceğini de göstermektedir. Dünya tarihinin en eski yerleşimcilerine beşiklik eden ülkelerden biri olan Ürdün, Paleolitik Çağ dönemine uzanan kalıntıların bulunduğu lokasyonlardandır. Günümüze kadar pek çok medeniyetin uğrak noktası olan ülke, yıllar boyunca başka imparatorlukların boyunduruğu altında kalmıştır. Ülkenin 1946 yılında bağımsızlığını ilan etmesi ülke için adeta bir dönüm noktası olmuştur. Geleneklerini korumaktan vazgeçmeyen ülke, refah seviyesini yükselten bir devlet haline gelmeyi başarmıştır.

Ürdün, hakkında her şeyin öğrenilebileceği tarihsel bir mirasa sahiptir. Ürdün’ün farklı medeniyetlerden kalma tarihi yapıları arasında Çöl Kaleleri bulunmaktadır. Ayrıca ülkenin UNESCO Dünya Mirası listesine adını yazdıran ve Bizans kalıntılarından oluşan Ümmü er-Rasas bölgesi de turistlerin uğrak noktalarından biridir. Ürdün ziyaretinin turistlere sunduğu en ilgi çekici olanaklardan biri Ölü Deniz’de yüzme keyfidir. Çünkü denizin sahip olduğu tuz oranı sayesinde suyun insanları bel seviyesine kadar yukarı yükselttiği bilinmektedir. Doğal güzelliklerinden tarihi yapılarına uzanan lokasyonlarıyla turistleri unutulmaz bir keşfe davet eden Ürdün, geleneksel yemekleri ile de lezzet şöleni sunmayı başarmaktadır. Mansaf gibi yerel tariflerin tadına varılabilen Ürdün’de, el işi çeşitli objeler de oldukça ünlüdür. Ülkenin sanat tarihinde önemli bir rol oynayan el sanatları, günümüzde dahi benzersiz hatıra objelerinin satın alınabilmesini sağlamaktadır.

Ürdün'ün Tarihi

Ortadoğu’da bir Arap ülkesi olan Ürdün, topraklarında birçok uygarlığın izlerini taşımaktadır. Tarihin kokusu üzerine sinmiş olan Ürdün’ün Paleolitik Çağ dönemine ait kalıntıları, arkeologlar tarafından gün yüzüne çıkarılmıştır. Derin ve köklü tarihi ile pek çok büyük medeniyetin kalıntılarına ev sahipliği yapan Ürdün, insanlık tarihinin en eski yerleşimcilerine de yurt olmuştur. Binlerce yıl yabancı imparatorlukların bünyesi altında bulunan Ürdün’ün kuruluşu, 1946 yılında bağımsızlığını ilan etmesi ile gerçekleşmiştir. 

Amman’ın başkent ilan edildiği dönemde ülkenin “Transjordan Haşimi Krallığı” adını aldığı bilinmektedir. Daha sonra 1948 yılında gerçekleşen Arap- İsrail savaşları sırasında “Batı Şeria” Ürdün tarafından ele geçirilirken, ülkenin ismi de “Ürdün Haşimi Krallığı” olarak değiştirilmiştir. Yakın Doğu’daki en istikrarlı ülkeler arasına adını yazdırmayı başaran Ürdün, Arap Birliği ve İslam Teşkilatı’nın kurulmasında büyük rol oynamıştır.

Ürdün sanat tarihi, uzun yıllar öncesine dayanan özellikleri ile ön plana çıkmaktadır. Yıllar boyunca ülke sanatçıları tarafından oluşturulan seramik ürünler ve kilim dokumaları, özgün el sanatları çalışmalarının ülkenin vazgeçilmezi haline gelmesini sağlamıştır. Özellikle kaligrafi sanatını temsil eden ve geometrik şekillerden oluşan tasarımlar, Ürdün’deki camileri ve tarihi yapıları süsleyen el sanatları ürünleridir. Ürdün, başta Amman olmak üzere birçok şehrinde sanat ve kültür festivalleri düzenleyerek de bu değerli sanat aktivitelerinin canlı kalmasına destek vermektedir.

Ürdün Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Ürdün denildiğinde genellikle her turistin aklında topraklarının büyük çoğunluğu çöl bölgesi olan bir ülke canlanmaktadır. Ülkenin doğu ve güney kısımlarını kaplayan topraklarda çöl iklimi hakimdir. Ancak Ürdün’ün tarihi yapıları ve eski medeniyetlere dayanan kalıntıları ile de dikkat çektiği bilinmektedir. Ülkenin en belirgin özellikleri arasında olan tarihi yapılar, Bizanslılar gibi farklı medeniyetlere dair izler taşımaktadır. Neredeyse her tarihi yapıda bulunan oyukların ince işlemeleri ise muazzam bir güzelliğe sahiptir.

Muhteşem mimariye sahip olan ve ev, tiyatro, tapınak gibi yapıları içeren Petra adlı antik kent Ürdün’ün dünya çapında meşhur olan lokasyonlarından biridir. Hatta Petra kentinin Müslümanların ilk kıblesi olduğu bile günümüz iddiaları arasındadır. 

Öte yandan başkent Amman’da düzenlenen sanat etkinlikleri, keşfe çıkılabilen tarihi müzeler ve miras alanları da Ürdün’ün ön plana çıkan özeliklerindendir. Ülkenin neredeyse bütün dinlerin ortak kutsal alanı sayıldığı da söylenebilmektedir. Bulunduğu konum itibariyle kutsal toprakların bir parçası olan Ürdün, uğrak bir hac rotası olması sayesinde de çok sayıda ziyaretçi ağırlamaktadır. Ülkenin geleneksel yemekleri hazırlanırken domuz eti gibi haram olduğuna inanılan malzemelerin kullanılmaması Ürdün mutfağının önemli detayları arasındadır.

Ürdün'e Gideceklere Tavsiyeler

Tarihinin dokusunu eşsiz atmosferi ile yansıtan ve farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan Ürdün’de Ölü Deniz ziyareti ve batma riski olmayan meşhur suyun keşfedilmesi turistlere verilen tavsiyeler arasındadır. Ürdün, Ölü Deniz’e giden ve farklı bir yüzme deneyimi yaşayan turistlere, muhteşem manzaraları fotoğraflamaları için kaçırılmayacak bir fırsat sunmaktadır. Ayrıca fotoğraf karesine sığdırılabilecek bir diğer nokta olan Ürdün Vadisi’nin olağanüstü güzelliği turistleri büyülemektedir.

Ülkenin başkenti olan Amman’da bulunan ve “Çöl Kaleleri” olarak bilinen altı adet inziva yeri keşfedilmeye değer lokasyonlar arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Bu kalelerin; saray, hamam ve köşk gibi yapılardan oluştuğu bilinmektedir. Ülkenin etkileyici tarihinden günümüze kadar ulaşan ve 8. yüzyılda Emevi prensleri tarafından inşa edilen Çöl Kaleleri, özellikle Ürdün gezisine çıkan tarih tutkunlarını mest eden yapılardır.

Tarihsel gelişimi boyunca topraklarında birçok medeniyeti ağırlayan Ürdün’de, Ümmü er-Rasas olarak bilinen ve Bizanslılara ait olan eşsiz kalıntıları barındıran bir arkeolojik alan bulunmaktadır. Ürdün ziyaretçilerinin UNESCO Dünya Mirası listesine dahil olan bu tarihi alanı mutlaka incelemeleri önerilmektedir. Ayrıca tarihi yapıları gibi geleneksel yemekleri de ünlü olan Ürdün’de, mansaf adı verilen leziz tarifin tadılması olmazsa olmazlar arasındadır. Ürdün’ün ulusal yemeği olan mansaf, eşsiz lezzeti ile genellikle ülke ziyaretçilerden tam not almaktadır.

Ürdün'e Giderken Alınması Gerekenler

  • Çöl ülkesi olan Ürdün’de harika anılar biriktirilmesi ve kusursuz bir gezi planı yapılabilmesi için, ülkenin coğrafyasına uygun çeşitli malzeme ve kıyafetlerin bulundurulması gerekmektedir. Kurak çöl ikliminin hakim olduğu Ürdün’e bahar ve yaz aylarında giden turistlere, açık renkli, uzun kollu ve ince kıyafetler bulundurmaları tavsiye edilmektedir. Yüksek sıcaklıklara rastlanabilen ülkede kalın giysiler rahatça turlara çıkılmasını engellemekte, kısa kıyafetler ise güneşin zararlı ışınlarına maruziyeti arttırmaktadır. 
  • Yine çöl gezintilerine çıkıldığında rahat terlikler veya sandaletler giyilmesi, turistlerin daha konforlu hissetmelerini sağlamaktadır. Özellikle geniş kasketli yazlık şapkalar, ziyaretçilerin güneş ışınlarından korunmasını sağlayan önemli aksesuarlar arasındadır.
  • Sıcaklığın yüksek olduğu ortamlarda vücuttaki sıvı kaybı kritik bir noktaya ulaşabilmektedir. Bu nedenle Ürdün’de gezilirken bolca su içilebilmesi için bir adet termoslu matara bulundurulması büyük bir yarar sağlayacaktır. Böylelikle turlar boyunca içilecek olan suyun soğukluk derecesi de korunmuş olmaktadır. 
  • Ayrıca hafif ve kullanımı kolay olan bir bez çanta alınması, Ürdün’ün benzersiz lokasyonları keşfedilirken tüm gerekli ekipmanların rahatlıkla taşınması için vazgeçilmez tercihlerdendir. 

Ürdün Hakkında İlginç Bilgiler

Ürdün, sayısız etnik gruba beşiklik ettiği için, ülke hakkında bilinmeyenler oldukça fazladır. Özellikle topraklarında barındırdığı farklı medeniyetleri sembolize eden mimari yapılar, ülkenin en merak uyandıran ve görülmesi gereken yerleridir. Ürdün’de yaşanan en ilginç olay ise Ölü Deniz’e girildiği zaman suya batmama durumudur. Ölü Deniz’in tuz yoğunluğu o kadar fazladır ki burada yüzen insanları bel hizasına kadar yukarı kaldırmaktadır. Ürdün Vadisi de deniz seviyesinden yaklaşık olarak 430 metre aşağıda olması ile dikkat çeken ve turistlerin mutlaka görmek istediği doğal güzelliklerden biridir.

Ürdün’ün Ortadoğu’da hiç petrol rezervi olmayan bir Arap ülkesi olmasıyla da gezginleri şaşırttığı bilinmektedir.

Ürdün ziyaretinde karşılaşılan ve oldukça ilginç bulunan özel bir detay da bölge halkının bazı geleneksel tutumlarıdır. Özellikle servis edilen bir yemeğin kabul edilmeden önce 3 defa reddedilmesi gerektiği bilinmektedir. Ülke halkının sahip olduğu bu geleneksel inanışın, nezaketin bir göstergesi olarak kabul edildiği söylenmektedir.

Sevdiklerinizle Paylaşın