Güney Kore Hakkında

Sabah Sakinliği Ülkesi olarak bilinen Güney Kore; geleneksel toplum yapısının muhafaza edildiği, el değmemiş kumsalların cazibesinin hissedildiği, canlı, ışıltılı ve dinamik bir ülkedir. Bulguksa gibi antik dağlık Budist tapınaklarından Seul'ün Lotte World Tower gibi ultra modern gökdelenlerine uzanan turistik cazibe merkezleriyle dünyanın gözlerini üzerine çekmektedir. Zıtlıklar ülkesi Güney Kore, her yıl yüz binlerce turistin ağırlandığı sokaklarda kültürünü yansıtan lezzetlerini sunmaya devam etmektedir. Kültür birikiminin bozulmadan günümüze kadar getirilebilen Güney Kore, el değmemiş Jeju-si Adası'ndan Seul'ün neon ışıklı sokaklarına ve Busan'ın hipper plajlarına kadar uzanan eşsiz güzelliklere sahiptir.

Güney Kore, ziyaretçilerine 500 yıllık ağaçların bulunduğu bahçelerde yürüme, 14. yüzyıldan kalma bir Budist tapınağında meditasyon yapma ve geleneksel Hanok mimarisini keşfetme olanağı sunmaktadır. Antik kalıntılar, devasa saraylar, ışıltılı caddeler; Güney Kore hakkında her şeyin öğrenilebileceği sayısız müze ve doğal yaşam alanıyla mükemmel bir lokasyondur. Uzun yıllardır ziyaretçilerini ağırlayan Güney Kore ile ilgili bilgiler arasında, ülkenin tamamını dolaşan bir tren hattı olduğu bilgisi de yer almaktadır.

Güney Kore'nin Tarihi

Kore Yarımadası, MS 668 yıllarından itibaren yerleşimin görüldüğü bölgelerden birisidir. Yüzyıllar boyu korunan huzur ve barış ortamı, Güney Kore sanat tarihi açısından önemli eserlerin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Ancak Güney Kore, 19.yüzyılda ticari ve diplomatik ilişkiler içerisine girdiğinde birtakım değişiklikler boy göstermeye başlamıştır.

Kore’ye sahip olmak için Japonya, Çin ve Rusya arasında bir savaş gerçekleşmiştir. Savaşının kazananı ise Japonya olmuştur.

Savaş sonrasında Kore, 35 yılı aşkın süren Japonya sömürge yönetimi altında kalmıştır. Kore kültürünün alaşağı edildiği bu dönemin ardından İkinci Dünya Savaşı patlak vermiş, Japonya’nın 1945’te yaşadığı yenilginin ardından ülke, güney ve kuzey olmak üzere iki parçaya bölünmüştür. Bu olay sonrası Güney Kore’nin kuruluşu gerçekleşmiştir.

1948'de Seul'de, güçlü bir anti-komünist olan Syngman Rhee tarafından yönetilen ABD yanlısı Kore Cumhuriyeti kurulmuştur. 1950 yılında bağımsızlığını ilan eden Güney Kore, sosyalizmi yaymak isteyen Kuzey Kore ile savaşa girmiştir. Bu savaş, 38 derece kuzey enlemi boyunca uzanan askerden arındırılmış bölgenin oluşturulması ile sonlanmıştır. Savaş boyunca ABD, Güney Kore saflarını desteklemiş, barışın ardından yönetimdeki etkinliğini sürdürmeye devam etmiştir.

1979’da başlayan ve 2 yıl süren sıkıyönetimin ardından halktan gelen baskılar sonucu, 1987 yılında Güney Kore cumhurbaşkanını seçmiştir. Ekonomik ve bilimsel gelişmeler bu dönemde hızlanmış, Seul Olimpiyatları ülke turizminin canlanmasını sağlamıştır. Çeşitli siyasi çalkantılara rağmen Güney Kore, Japonya ve Çin'in hemen arkasında Doğu Asya'nın en zengin ülkelerinden biri haline gelmiştir.

Ülke coğrafyasının büyük bir kısmını dağlar oluşturduğundan günümüzde yerleşim alanları, şehir merkezlerinde toplanmıştır. Bu merkezler, turizm ve ticaretin atan kalbi olmuştur. Günümüzde Kore ve ABD kültürlerinin çatışması, geleneksel ve modern yapılar aracılığıyla hala görülebilmektedir.

Güney Kore Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Güney Kore’nin sembolleşmiş yerlerinden ilki, Seul’dur. Işıltılı sokakları ve modern mimarisiyle dikkatleri üzerine çeken Seul, gezginlere muhteşem bir yürüyüşün yanı sıra çok çeşitli aktiviteler sunan dinamik bir şehirdir. Joseon Hanedanlığı Sarayı’ndan geleneksel Hanok Köylerine, müzelerden alışveriş pazarlarına, K-Pop ve K-Drama dizilerinin çekim yerlerine dek pek çok farklı seçenek Güney Kore’de ziyaretçilerini beklemektedir.

Seul’e oldukça yakın olan Hanok Köyleri, ülkenin yaşayan müzesi olarak görülmektedir. Ziyaretçilere sadece bir Hanok’ta yaşamanın nasıl bir şey olduğunu değil, aynı zamanda 600 yıl önce Kore'de yaşamanın nasıl olduğunu da deneyimleme fırsatı sunan bu köylerin çoğu Kore kültürünün keşfedilebileceği sokaklara sahiptir. Güney Kore’nin en belirgin özelliklerini taşıyan bu köyler içerisinde en ünlüsü ise Bukchon Hanok Köyü’dür.

Ülkenin simgelerinden olan ve 15. yüzyılda Joseon Dyantasy tarafından inşa edilen beş büyük saraydan birisi olarak bilinen Changdeokgung Sarayı, muhteşem bir komplekstir. Konaklama alanı, kütüphaneler, yemek odaları ve toplantı odalarının yanı sıra sarayın arkasında bulunan 78 dönümlük bahçesinde patikalar, yeşil alanlar, pagodalar, akarsular ve göller de bulunmaktadır.

Güney Kore'ye Gideceklere Tavsiyeler

Sakin ama dinamik, geleneksel ama modern bir ülke olan Güney Kore’nin görülmeye değer sahilleri, turistlerin oldukça fazla ilgisini çekmektedir. Busan, ülkenin en büyük ikinci şehri olarak bilinmektedir. Bu eşsiz şehir, güzel plajlar ve tatil köyleri ile çevrilidir. Deniz turizminin yanı sıra Kore kültürünün izlerinin görülebileceği tarihi sokaklarıyla ziyaretçileri cezbeden Busan’da, Beomeosa Tapınağı ve yamaçta yer alan Gamecheon Köyü mutlaka görülmesi gereken yerler arasındadır. Burada, ülkenin en büyük ticari deniz ürünleri pazarı olan Jagalchi Market de bulunmaktadır. Bu sebeple Güney Kore’ye gidecek turistlerin mutlaka Busan şehrini ziyaret etmeleri önerilmektedir.

Güney Kore’nin büyüleyici tarihi sarayları, en sembolik yapıları arasında yer almaktadır. Kuzey Sarayı olarak bilinen büyük Gyeongbokgung Sarayı, 1395 yılında Seul çevresinde Joseon Hanedanlığı döneminde inşa edilmiştir. Saray bombalanarak yıkılmış ve birkaç kez restorasyon çalışması yapılmıştır. Japonlar tarafından işgal edilen saray, son olarak 1990 yılında restore edilmiştir. Joseon döneminden kalan orijinal yapılardan ikisi olan Gyeonghoeru Köşkü ve Hyangwonjeong Göleti’ni ziyaret etmek, Güney Kore’de mutlaka yapılması gerekenler arasındadır. Ayrıca arazinin içerisinde Ulusal Saray Müzesi ve Ulusal Halk müzesi de bulunmaktadır.

Güney Kore'ye Giderken Alınması Gerekenler

• Güney Kore, şehir merkezlerinde moda dergilerinden fırlamışçasına giyinen pek çok Koreliyle doludur. Şık pantolonlar, bluzlar, klasik ceketler ve pantolonlar günümüz Güney Kore modasını yansıtan kıyafetlerden yalnızca bazılarıdır. Bu şıklığa ortak olmak isteyen ziyaretçiler, günlük giysilerden çok klasik kıyafetler giymeyi tercih etmektedir. Bu sebeple şehir merkezi ziyaretleri için klasik kıyafetler taşınması tavsiye edilmektedir.
• Geleneksel yapısını korumasına rağmen oldukça modern bir tarza sahip Güney Kore halkı, kutsal mekanlarda tüm ziyaretçilerden saygı beklemektedir. Budist tapınakları başta olmak üzere pek çok ibadet yerini gezmek isteyen turistlerin kapalı kıyafetler tercih etmeleri gerekmektedir.
• Güney Kore'nin geniş bir toplu taşıma ağı olmasına rağmen her turist ülkeyi yürüyerek keşfetmeyi daha uygun görmektedir. Güney Kore'de yer alan çoğu mekan, oldukça engebelidir. Bu sebeple uzun süre rahat edilebilecek spor ayakkabılar giyilmesi, ziyaretçiler için kritik bir öneme sahiptir. Fakat çoğu dini mekan, ayakkabı ile içeri girilmesine izin vermediğinden kolayca çıkarılabilir ayakkabılar olduğundan emin olunmalıdır.
• Dini mekanları, tarihi yerleri ve rengarenk sokakları görüntüleyebilmek adına ziyaretçilerin fotoğraf makinası taşımaları ya da telefonlarının pili bittiğinde kullanmak için taşınabilir şarj aleti getirmeleri gerekmektedir.

Güney Kore Hakkında İlginç Bilgiler

Kültürünü tüm dünyaya tanıtan ve kapılarını sonuna dek açan Güney Kore hakkında bilinmeyenler oldukça fazladır. Modernizm ve gelenekçiliğin çatışmasını her alana yansıtan Güney Kore’de, bu zıtlık yalnızca şehir ve kırsal arasında değildir. Gündelik yaşam içerisinde bir yanda inanılmaz gelişmiş teknolojik ürünler göze çarparken diğer yanda ise batıl inançlar hayatı yönetmektedir. Örneğin, vantilatörün nefes almayı zorlaştırdığı ve hipotermiye neden olduğu inancı sebebiyle ülkede tüm serinleticiler zaman ayarlı olarak satılmaktadır.

Ülkede, ev hediyesi olarak tuvalet kağıdı götürülmektedir. Yeni taşınanlara, evlenenlere ya da ev almış birine götürülen tuvalet kağıdı, ziyaretçileri oldukça şaşırtmaktadır. Bu inançlardan bilime en yakın olanı ise, kan grubunun kişiliği yansıttığı fikridir. Güney Kore’de pek çok kişi kan grubunu bilmektedir. Özellikle ikili ilişkilerde kan grubu uyumuna çok dikkat edilmektedir. Avrupa’da oldukça yaygın olan burç uyumuna benzetilebilecek bu inanç, 4 sayısının uğursuzluğuna inanılan inanç ile karşılaştırıldığında oldukça basit kalmaktadır. Tüm dünyada lanetli kabul edilen 13 sayısına yapılan muamelenin, Güney Kore’de 4 sayısına yapıldığını görmek mümkündür. Dünya ülkelerinden farklı olan uygulamalardan bir diğeri ise Korelilerin yeni doğan bebekleri 1 yaşında saymalarıdır.

Daha pek çok farklı inancın yaşatıldığı Güney Kore, diğer yüzüyle teknolojinin tüm olanaklarının kullanıldığı bir ülke olarak görülmektedir. Yüksek teknolojiyle döşenen yerden ısıtma sistemi, Güney Kore’de oldukça yaygındır. Dünyanın en hızlı internetine sahip olan ülkede, hükümetin koyduğu bazı yasaklar ise internet erişimini kısıtlamaktadır.